– Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak
– (-i, -den) Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak
– Birlikte götürmek
– (nsz) Satın almak
– (nsz) Ele geçirmek, fethetmek
– (nsz) İçine sığmak
– (-e, nsz) Kabul etmek
– (nsz) Kendine ulaştırılmak, iletilmek
– (nsz) İçeri sızmak, içine çekmek
– (nsz) Erkek, kadınla evlenmek
– (-i, nsz) Sürükleyip götürmek
– (nsz) Kazanmak, elde etmek
– (nsz) Zararlı, tehlikeli bir şeye uğramak
– (-i, nsz) Bürümek, sarmak, kaplamak
– (-den) Kısaltmak, eksiltmek
– (nsz) Yolmak, koparmak
– Temizlemek
– (-i, -e) İçeri girmesini sağlamak
– (nsz) Tat veya koku duymak
– (-i, -e) Örtmek, koymak
– (-i, -de) Yol gitmek, mesafe katetmek
– (-i, -den) Çalmak: Cebimden saatimi almışlar
– Soldurmak
– Vücuttaki hasta bir organı ameliyatla çıkarmak
– (nsz) Motor çalışması için gerekli olan elektrik veya yakıttan yararlanır duruma gelmek
– (nsz) Göreve, işe başlatmak
– (-den) Görevden, işten çekmek.
– (nsz) Başlamak
– (nsz) İçecek veya sigara içmek
– (nsz) Yutmak, kullanmak
– (-den, nsz) Kazanç sağlamak
– Gidermek, yok etmek
– Yer değiştirmek.
– İng. get, receive