Kalabalıktan, gürültüden uzak, sessiz sakin bir yer de dinlenmek; kafasını dinlemek. ...
Arama Sonucu – "İnlemek"
Can kulağı ile dinlemek (birini, bir şeyi)
Anlatılanları iyice kavrama ya çalışarak, dikkatlice dinlemek. ...
dinlemek
-i İşitmek için kulak vermek
-i Birinin sözünü, öğüdünü kabul edip gereğince davranmak
-i Kulakla veya dinleme aletiyle hastayı muayene etmek
-i, mecaz. Uymak, baş eğmek, itaat etmek ...
inim inim inlemek
1. Sürekli olarak inlemek. -2. çok büyük sıkıntıda (olmak, yoksulluk çekmek, baskı altında yaşamak. ...
inlemek
– nsz. Acı, üzüntü belirten kesik sesler çıkarmak, inildemek
– Gür, uğultulu, yankılı ses çıkarmak ...
Kafa dinlemek
Zihni yoran işlerden uzak kalmak ...
Kendini dinlemek
Rahatsız olup olmadığını düşünerek tedirgin olmak. ...
Kös dinlemek
Konuşulanları anlamadan dinlemek, dinler görünüp dinlememek. ...
Koyun kaval dinler gibi dinlemek
Hiçbir şey anlamadan dinlemek. ...
Laf dinlemek
bk. Söz dinlemek. ...
perçinlemek
-i Bir bağıntıyı perçinle tutturmak.
-i İki veya daha çok parçayı, karşılıklı bölümlerini birbiri üzerinde ezerek birleştirmek.
-i, mecaz. Sağlamlaştırmak, güçlendirmek ...
Söz dinlemek, (tutmak)
Bir öğüde, uyarıya uygun davranmak; laf dinlemek. ...