bağdaştırıcı ...
Arama Sonucu – "Akdenizde bir ada"
adaptör
– Bir aletin çapları birbirinden farklı olan parçalarından birini ötekine geçirebilmek için yararlanılan bağlayıcı
– Aygıtın kullanabileceği düzeye göre elektrik akımını ayarlayan alet, uy ...
ADAR
– Ateş, ateşin üzerinde hakimiyeti olan meleğin adı. – Zaman , vakit. – Zerdüşt din ...
adaş
– Adları aynı olanlardan her biri
– Dost, arkadaş, eş
– Kardeş, kardeş edinilmiş olan.
– İsimdaş, aynı ismi taşıyan
– Söylenişleri aynı, anlamları ayrı olan kelimelere de ...
ADASOğANI
Zambakgillerden , soğanından ilaç olarak yararlanılan bir takım maddeler elde edilen bir bitki ...
adat
– Gelenek, görenek, adet, edet
– Faiz hesaplamalarında kullanılan ve faize esas olan anapara miktarı ile gün sayısının çarpılıp yüze bölünmesi sonucu bulunan tutar. ...
ADATiS
çok ince ve çok seyrek muslin yada pamuklu bez ...
adatmak
– (-i, -e) Adama işini yaptırmak ...
ADAVET
Düşmanlık ...
adavet
düşmanlık. ...
adavet etmek/eylemek
düşmanlık gütmek. ...
aday
– Bir görev, bir iş için kendini ileri süren veya başkaları tarafından ileri sürülen kimse
– Bir iş için yetiştirilmekte, eğitilmekte olan kimse, namzet
– Ulusal ya da karma takımlar ...
aday adayı
– Herhangi bir işi yapmak, bir görevi yüklenmek için adaylık aşamasını kazanmak amacıyla başvuran kimse
– Milletvekili ve senatör seçimlerinde, partinin adayı olmak için, partisinde yapıla ...
aday göstermek
– bir iş veya bir görev için birini aday olarak belirlemek, namzet göstermek ...
aday olmak
– herhangi bir işe alınmak veya seçilmek için istekli olmak ...
adayavrusu
– İki veya üç çifte kürekli küçük balıkçı teknesi. ...
adaylığını koymak
– bir iş veya göreve seçilmek için kendini ileri sürmek ...
adaylık
– Aday olma durumu, namzetlik
– Bir görevde yetiştirilme ...
Adı (bir şeye) çıkmak
Gerçekte öyle olmadığı halde, öyleymiş gibi tanınmak; ismi (bir şeye) çıkmak. ...
Adı çıkmak (birinin)
– Kötü bir adla anılır olmak.
– kötü bir ün kazanmak
– hakkı olmayan bir ün kazanmak ...
Adı karışmak (bir işe, olaya)
– kötü bir işle birinin ilgisi bulunduğu söylenilmek
– Söz konusu iş ya da olayda kendisinin de ilgili olduğunu söylenmek; ismi karışmak. ...
Adım atmamak (bir yere )
– Oraya hiç gitmemek, uğramamak ...
Adını (bir şeye) çıkarmak
Kendini o şey gibi tanıtmak. ...
adını kirletmek (veya lekelemek) (birinin)
– adının kötüye çıkmasına yol açmak ...
Aforoz etmek (birini)
– kilise birliğinden çıkarmak
– mec. darılıp biriyle konuşmamak, ilgiyi kesip kendinden uzaklaştırmak, toplum dışılamak
– Bir Hıristiyanı kilise topluluğundan çıkarmak
– İng. E ...