Kötü bir duruma düşmek, istenmeyen bir durumla karşılaşmak. ...
Arama Sonucu – "Bası ölçer"
Başına bitmek (birinin)
istemediği halde yanına gelip bir türlü ordan ayrılmamak, ısrarlı isteklerde bulunmak. ...
Başına buyruk
– Hiç kimseden izin almak gereğini duymadan, istediği gibi davranan.
– özgür, bağımsız (bir biçimde). ...
Başına çalmak (bir şeyi)
1. Bir şeyle vurmak. -2. Bir şeyi öfkeyle geri vermek ; kafasına çalmak. ...
Başına çıkarmak (birinin)
– şımartmak, çok yüz vermek ...
Başına çıkmak
Birinin hoşgörüsünü, yakınlığını fırsat bilip şımarıkça davranmak; tepesine çıkmak. ...
Başına çorap örmek (birinin)
– birine, haberi olmadan kötü duruma düşürücü davranışta bulunmak ...
başına devlet kuşu konmak
– beklemediği büyük bir nimeti ele geçirmek ...
Başına dikilmek
Başucunda durmak, rahatsız etmek; tepesine dikil mek. ...
Başına iş açmak
– uğraştırıcı ve üzücü bir işin çıkmasına yol açmak ...
Başına vur, ağzından lokmasını al
Uysal, boyun eğen (kimse). (Kars. Yumuşak baştı.) ...
basınç
– Bir yüzey üzerine etkide bulunan gücün yüz ölçümü birimine düşen miktarı, tazyik: Gazların içinde kapalı oldukları kabın her yönüne doğru basınçları vardır.
– havayuvarıbasıncı
– F ...
basınç ölçer
– Sıvı veya gaz basıncını ölçmek için kullanılan alet, manometre. ...
basınçlı buhar kazanı
– otoklav ...
başında kavak yeli esmek
– Genç sorumluluk duygusundan uzak, zevk, eğlence peşinde koşmak
– Gerçekleşmeyecek şeyler düşünerek vakit geçirmek. ...
Başında olmak (bir durum birinin)
Aynı sıkıntılı durumu yaşamakta olmak. ...
Başında paralansın (parçalansın)
– Yapılan bir iyilik çok söylendiğinde yada pek bir işe yaramadığında, o iyiliğin artık istenmediğini belirten söz; kafasında paralansın. ...
Başından (aşağı) kaynar su (sular) dökülmek
üzücü, utandırıcı bir olay, durum karşısında büyük bir sıkıntı duymak; vücudunu sıcak bir ter basmak; kafasından kaynar su dökülmek. ...
Başından aşağı kaynar sular dökülmek
bk. Başından kaynar su dökülmek. ...
Başından atmak (defetmek) (birini) (bir şeyi)
1. Rahatsızlık veren, artık sıkıcı olan bir kimseyle olan iliçkiye son vermek. -2. Yapılması güç olan ya da çok zaman alacak olan bir işi bırakmak. ...
Başından büyük işlere girişmek (kalkışmak)
Bilgi, beceri ve yetkisini aşan işleri yapmak istemek, bunlara yeltenmek. ...
Başından geçmek
Söz konusu olayı (olayları) yaşamış olmak; söz konusu durumla daha önce karşılaşmış olmak. ...
Başından savmak (bir şeyi, bir kimseyi)
– bir istekte bulunanı sözde bir sebeple uzaklaştırmak
– Onu herhangi bir bahane ile uzaklaştırmak. ...
Başını (baş) alamamak (bir şeyden)
O şeyden kendisini bir türlü kurtaramam ak. ...
Başını (başında) beklemek
Bir kimseyi, şeyi korumak, gözetlemek ...