– Herhangi bir seçimde, listenin ilk sırasında olan ad.
– En çok beğenilen, en çok tutulan kitap, şarkı vb., hit. ...
Arama Sonucu – "Bası ölçer"
liste başı
– Herhangi bir seçimde, listenin ilk sırasında olan ad.
– En çok beğenilen, en çok tutulan kitap, şarkı vb., hit. ...
madde başı
– Sözlük yapma düzeninde başlı başına bir anlam ifade eden ve siyah olarak yazılan, tanımı verilen sözlük birimi ...
masabaşı
– sıfat. Kuruluşlarda büro benzeri yerlerde genellikle oturularak yapılan (iş, görev vb.) ...
mehterbaşı
– tar. Mehter takımının yetiştirilmesinden ve çalışmasından sorumlu kimse.
– Mehterhanenin başı; mehter takımının yetiştirilmesinden ve çalışmasından sorumlu kişi.
– Saray çadırcılar ...
mimarbaşı
– tarih. Osmanlı sarayında, resmî yapıların onarım ve yapım işleriyle uğraşan mimarların başı.
– Ser-mimarân-ı hassa
– Osmanlı sarayında, resmî binaların onarımı ve yapımı işleriyle ...
muhacir arabası
– Üstü ve yanları örtülü, dört tekerlekli, yaysız araba ...
müneccimbaşı
– gök b. Saray hizmetinde bulunan bilginlerden gök bilimiyle uğraşanlara verilen unvan.
– Osm. Ser-müneccim-i hassa
– Osmanlılarda, önemli bir işe girişilirken gökbilim hesaplarına d ...
nemölçer
– Havanın nem derecesini ölçmeye yarayan alet, higrometre ...
noterde çalışan yazıcıların başındaki kişi
– Başkatip ...
öküz arabası
– kağnı ...
ölçermek
-i Sönmekte olan ateşi, lambayı canlandırmak ...
onbaşı
– askerlik. On ere kumanda eden asker, erin üstündeki ilk rütbe ...
öp de başına koy
– Bu durumu bir nimet, armağan gibi kabul etmek gerekir. Kutsal, büyük, değerli görülmelidir. ...
öpüp (de) başına koymak
– bir nimeti veya kutsal sayılan bir varlığı saygıyla el üstünde tutmak, yüksekte tutmak
– bir şeyi memnunlukla karşılamak, saygı duymak, saygıyla karşılamak ...
para babası
– alyon
– mecaz. Parası çok, varlıklı kimse. ...
Paragrafın başındaki büyük harf
– inisiyal ...
polarölçer
– fizik. Bir ışığın polarma oranını ölçmeye yarayan alet, polarimetre ...
rüzgarölçer
– Yelölçer ...
saat başı
– Her saatin ilk dakikası
– zarf. Saatte bir
– zarf. Çok sık bir biçimde, arka arkaya ...
Saçı başı ağarmak
Yaşlanmak, ihtiyarlanmak ...
Saçına başına bakmadan
ilerlemiş yaşından utanmadan, yaşlı biri olduğu halde, yaşına yakışmaz biçimde. ...
Sağ eliyle (başının arkasından) sol kulağını göstermek
Bir işi dolambaçlı yoldan yapmaya kalkışmak. ...
Şambabası
– Şambaba
– mec. Sorumluluğu olmayan, hayırsız baba. ...
Saşını başını yolmak
çok üzülmek üzüntüsünden dövünmek ...