Onu çok kızdırmak. ...
Arama Sonucu – "Bir yer yaygısı"
Fitil olmak (birine)
Ona çok kızmak; öfkelenmek. ...
Fitil vermek (Birine)
Onu kızdırmak, kışkırtmak. ...
Fırsat vermek (tanımak) (bir şeye, birine)
Bir işi gerçekleştirmek için uygun durum hazırlamak; zaman vermek. ...
Fıtık olmak (birine)
Ona çok kızmak, sinir olmak ...
Frtık etmek (birini)
Onu çok kızdırmak ; sinirlendirmek. ...
Gafil avlamak (birini)
Onu habersiz ve hazırlıksız olduğu bir sırada bastırmak, güç duruma düşürmek. ...
Garaz bağlamak (birine)
Ona karşı düşmanca duygular beslemek; kin beslemek (bağlamak). ...
garsoniyer
– Bazı erkeklerin, evlilik dışı ilişkiler için kendi konutlarından ayrı olarak tuttukları özel konut
– Fransızca. garçonnière ...
Gavur etmek (bir şeyi)
Onu işe yaramayacak duruma getirmek, zi yan etmek, n ...
Gebe bırakmak (birini)
Onu borçlu duruma getirmek. ...
Gebe kalmak (birine)
Ona borçlu durumda olmak. ...
Gem vurmak (birine) (duygularına)
1. Onun taşkın, aşırı .davranış larını önlemek, önleyecek girişimde bulunmak. -2. Duygularına ha kim olmak. ...
gemi zincirlerinin denizde birbirine dolanması
– Isparmaça ...
gemilerde nöbet yeri
– vardiya ...
Geminin yanaştığı yer
– liman, iskele ...
geniş bir koltuk türü
– Kanepe, berjer, çekyat ...
geometrik yer
– Aynı özellikleri olan noktaların oluşturdukları çizgi veya yüzey ...
Geri çevirmek (bir şeyi, birini)
1. Onu kabul etmemek. -2. Onu geldiği yere göndermek. ...
Geri durmamak (bir şeyden)
O şeyi yapmaktan kaşınmamak. (Kars. Aşağı kalmamak.) ...
gezinti yeri
– Yürüyüş yapmak, dolaşmak ve hava almak amacıyla ayrılmış yol veya bölge, promönat ...
gidenlerin dolandırıldığı yer
– batakhane ...
gidilen yerde geceyi geçirme
– yatı, yatılı ...
giysilere dikilen bir tür süslü şerit
– harç ...
Gizli tutmak (bir şeyi)
Bir olayı, bir haberi hiç kimseye duyurma mak, aşıklamamak. ...