çok yorulmak, gücünü yitirmek; başka şey yapacak gücü kalmamak. ...
Arama Sonucu – "Bir işi yerine getirme"
Hallaç pamuğu gibi atmak (bir şeyi, bir yeri)
Onu, orayı dağıtmak, her birini ayrı yere atmak. ...
Halvet olmak (birileriyle, biriyle) (bir yer)
– birisi veya birileriyle yalnız görüşmek amacıyla içeriye başkasını veya başkalarını almamak ...
Haraca bağlamak (kesmek) (birini, bir yeri)
Ona belli zamanlarda belli miktarlarda haraç vermesini zorbalıkla kabul ettirmek. ...
Haram etmek (bir şeyi, birine)
Bir kimseye verilen bir şeyin yararlı olmamasını istemek Haram olmak (bir şey, birine) ...
Hararet basmak (birini)
1. çok susamak. -2. Vücut ateşi yükselmek. ...
Hararet vermek (bir şey, birine)
– Susatmak, susamasına yol açmak. ...
harcanabilir kişisel gelir
– Bir ülkede genellikle bir yıl olmak üzere belli bir dönemde o ülke vatandaşlarının kişisel gelirlerinden gelir vergisi düşüldükten sonra kalan gelir büyüklüğü.
– İng. disposable personal ...
Harcı olmak (bir şey, birinin)
1. Birinin yapabileceği bir iş olmak. -2. Ancak o kimseye özgü bir iş olmak. ...
Harekete getirmek (birini, bir şeyi)
Onu kımıldatmak, canlandırmak. ...
Harp Okulu öğrencisi
– harbiyeli ...
Hasır attı etmek (bir şeyi)
Onu örtbas etmek, unutturmaya çalış mak, işleme koymamak; minder altı etmek. ...
Haşır neşir olmak (biriyle) (bir şeyle)
1. Onunla, onlarla kaynaşmak, sıkı fıkı olmak. -2. Onunla uğraşmak. ...
Hasret gitmek (bir yere, kimseye)
özlemini şektiği bir yeti ya da kimseyi göremeden ölmek. ...
Hasret kalmak (birine, bir şeye)
Onu çok özlemek, ona özlem duy mak. ...
Hatır işin
Onu sevindirmek için, onun gönlü olsun diye. ...
hatıra getirmek
aklına getirmek, düşünmek. ...
Hatırına bir şey gelmesin
‘Sözüm, davranışım sana karşı değil, sen alınma.” anlamında. ...
Hatırından çıkarmamak (bir şeyi, birini)
Onu unutmamak. ...
Hatırından şıkamamak (birinin)
Sevilip sayılan bir kimsenin isteğini yapmazlık edememek. ...
hava basıncı birimi
– bar ...
hava düzenleyicisi
– tek. Kapalı yerlerde sıcaklık yönünden istenilen hava şartlarını sağlayan araç ...
hava tahmincisi
– Havanın gelecek gün veya hafta içindeki durumunu birtakım verilere dayanıp yaklaşık olarak ortaya koyan ve bunu haber kanallarına ileten kimse, meteorolog ...
Havaya savurmak (bir şeyi)
Onu savurganca harcayıp tüketmek. ...
Havsalası almamak (havsalasına sığmamak) (bir şeyi)
Onu, onun olabileceğini aklı bir türlü kabul etmemek; kafası almamak. ...