– Bir örgütün yönetimiyle ilgili veri kaynaklarını bir dizge bütünlüğü içinde toplayıp örgütün gündelik işlerine bilgi işlem desteği sağlayan, özellikle türlü düzeylerdeki yönetim katlarına takt ...
Arama Sonucu – "Bir işi yerine getirme"
yönetim bilişim sistemi
– (YBS)
– İng. management information system (MIS) ...
yönetişim
– Resmî ve özel kuruluşlarda idari, ekonomik, politik otoritenin ortak kullanımı. ...
yöntem bilgisi
– Bir amaca erişmek için izlenen, tutulan yol, usul ve sistemlere ilişkin bilgi
– Bilimde belli bir sonuca erişmek için bir plana göre izlenen yola ilişkin bilgi ...
Yörüngesine oturtmak (bir işi)
– yapma uydu uzayda istenilen yörüngede hareket etmek
– mec. bir iş yoluna girmek. ...
Yük gemisi
– şilep ...
Yük olmak (birine)
1. Bir kimseyi, başka birinin masrafını ödemek durumunda bırakmak. -2. Güç bir işi başkasına yaptırıp onu sıkıntıya sokmak. ...
Yukarıdan aşağı süzmek (birini)
Bir kimsenin her yanına dikkatlice bakmak ...
Yukarıdan bakmak (birine)
bk Tepeden bakmak. ...
yüklem birliği
– dil bilgisi. Yüklem grubu ...
Yüksekten bakmak (birine)
bk. Tepeden bakmak. ...
Yuları birinin elinde olmak
O kimsenin her şekilde denetiminde, bo yunduruğunda olmak, ona bağımlı olmak ...
yunan mitolojisinde savaş tanrısı
– ares ...
Yüreği dayanmamak (bir şeye)
Herhangi bir acıklı durum karşısın da büyük bir act duymak; işi dayanmamak. ...
Yürek Selanik (birinde)
– (şaka yollu) çok korkak (kimse) ...
yurt bilgisi
– Yurttaşlık bilgisi ...
yurttaşlık bilgisi
– Devlet ve hükumet kuruluşlarını, yurttaşlık ödev ve haklarını kapsayan bilgi, yurt bilgisi ...
Yüz aklığıyla (yüzünün akıyla) çıkmak (bir işten)
Bir işi kendisinden beklendiği gibi eksiksiz ve başarılı bir biçimde yapıp bitirmek. ...
Yüz bulmak (biri, birinden)
1. Ondan yakın ilgi ve destek görmek. -2. Ondan şımarmasını, yaramazlık yapmasını hoş görecek kadar ilgi ve yakınlık görmek. ...
Yüz çevirmek (birinden)
– Ona karşı gösterdiği yakın ilgi ve desteği kesmek. ...
Yüz vermek (birine)
1. Ona ilgi ve yakınlık göstermek. -2. Ona hoş görülü davranmak, onu şımartmak. ...
Yüze gülmek (biri) (bir şey)
1. Yapmacık olarak güler yüz göster mek. -2. iş aşan, ferahlık veren bir görünüşü olmak. ...
yüzme koşu ve bisiklet yarışından oluşan dal
– triatlon ...
Yüzü tutmamak (bir şey söylemeye)
– haklı da olsa karşısındakini kıracak bir davranışta bulunmaktan çekinmek
– utanmak ...
Yüzüne vurmak (çarpmak) (bir suçu, kabahati)
Kabahatini, kusurunu yüzüne karşı söyleyip ayıplamak, kınamak ...