– sıfat. Dar ...
Arama Sonucu – "Havada da bulunan bir gaz"
daracık
– sıfat. Çok dar ...
DARADAR
Ançak ...
darağacı
– İdam cezası alanları asmak için kurulan sehpa, yağlı ip ...
DARAKA
Deri kalkan ...
DARAKA
Deriden yapılmış kalkan ...
daralmak
– Dar duruma gelmek, küçülmek
– Azalmak
– Zayıflamak
– mecaz. Güçleşmek, zorlaşmak
– mecaz. Sıkışmak
– mecaz. Başı dara gelmek, bunalmak ...
daraltı
– Dar gibi görünme veya olma ...
DARAMANTOZ
Dağınık parçalanmış, talaman yoz ...
DARAYAK
Aşık edebiyatında kafiye olma olasılığı düşük sözcükler ...
darb
– bk. darp ...
darbe
– Vuruş, çarpış
– Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak veya demokratik yollardan yararlanarak hükûmeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek biçimde yönetimi devirme işi.
– mec ...
darbe-i azab
– Azap darbesi, azap verici vuruş. ...
darbeci
– Vuran, çarpan kimse.
– Darbe yaparak yönetime el koyan kimse ...
darbetmek
-i Vurmak, çarpmak.
-i Para basmak.
-i, matematik Çarpmak. ...
darbhane
darphane, para basımevi. ...
darbımesel
– esk. Atasözü, atalar sözü ...
darbız
Toprağın nemi ...
darboğaz
– ekonomi. Piyasalarda üretimin, kredilerin, döviz imkânlarının, sürümün, ham madde arzının ve malzeme stoklarının gereksinim düzeyi altına düştüğü sıkıntılı durum.
– mecaz. Toplumun, çözü ...
darbuka
– müzik. Toprak veya madenden yapılan, bir yanı açık, vurmalı çalgı. ...
DARBUM
Bizanslılar zamanında Eskişehir’in ismi ...
DARCAN
(Tür.) Er. 1. Aceleci, sıkıntılı. 2. Serçe. ...
darçin
tarçın. ...
Darda kalmak
– paraca sıkıntı içine girmek
– zor duruma düşmek ...
dardağan
– bitki bilimi. Palmiye cinsinden bir ağaç (Celtis tournefortii).
– Bu ağacın çitlembik büyüklüğünde, sert çekirdekli tatlı yemişi
– tartağan ...