Onu kötü bir duruma getirmek. ...
Arama Sonucu – "Havada da bulunan bir gaz"
Işığın altında
Bir durum ya da düşüncenin belli bir konuda yol göster mesinden yararlanarak. ...
Işık tutmak (bir şeye) (birine)
1. Bir yeri ışıkla aydınlatmak. -2. Bel li bir konuda düşünceleriyle ona önderlik etmek, yol göstermek. ...
Isıtıp ısıtıp önüne koymak (bir şeyi)
Daha önce söz konusu olan bir konuyu ikide bir gündeme getirmek. (Kars. Temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp öne sürmek.) ...
Iska geçmek (birşeyi)
1. Hedefi tutturamamak. -2. önem vermemek, üzerinde durmamak, atlamak. ...
iskambilde birli
– As ...
Iskartaya çıkarmak (bir şeyi)
Onu işe yaramaz duruma geldiği işin aytnp bir kenara koymak. ...
iskele alabanda
– ünlem, denizcilik. Dümeni sol yana doğru sonuna kadar çevirme komutu ...
islam ordularında piyade erlerine verilen ad
– racil ...
işleyen demir ışıldar
– Bir iş yapmadan oturan kimse bildiklerini unutur, yeteneklerini yitirir. Çalışan kişi hem daha mutlu olur hem de bilgi ve becerisini artırdığı için daha yararlı işler yapabilir ...
islim arkadan gelsin
– `önce istenilen iş yapılsın, gereken şartlar sonradan yerine getirilsin` anlamında kullanılan bir söz. ...
İspanyanın Eurodan önce kullandığı para birimi
– peseta ...
istemesek de bazen yüzleşmek zorunda kalırız
– acı gerçek ...
işten atmak (birini)
Onun görevine son vermek ...
işten el çektirmek (birine)
Bir suçu ya da ihmali bulunduğu gerekçesiyle bir kimsenin işine son vermek ...
istibdad
baskı rejimi. ...
istibdadkar
baskıcı. ...
istibdat
– Uyruklarına hiçbir hak ve özgürlük tanımayan sınırsız monarşi, despotluk, despotizm ...
istida
1 .dilekçe. 2.yalvararak isteme. ...
istidad
yetenek. ...
istidaname
dilekçe. ...
istidat
– Yetenek ...
istihbarat dairesi
– Haber alma dairesi ...
istihdaf
– Amaçlama, hedef alma ...
istihdaf etmek
– amaçlamak, hedef almak ...