iyilik yaptığı birinden kötülük görmek. ...
Arama Sonucu – "Havada da bulunan bir gaz"
Koz vermek (birine)
Ona elverişli durum sağlamak, başarı olanağı tanımak. ...
kozmetikte kullanılan şifalı bir bitki
– Aloevera ...
kozmik oda
– Yetkili görevlilerin girebildiği ve çalışabildiği, içinde ülke için çok önemli belgelerin bulunduğu yer ...
Kozunu paylaşmak (biriyle, birbirleriyle)
Aralarındaki anlaşmazlığı güç üstünlüğüne dayanarak sona erdirmek. ...
Kraldan çok kralcı olmak
Bir kimsenin davasını ondan daha çok savunur olmak. ...
Kucak açmak (birine)
– Korumak
– sığınacak yer vermek ...
Küçük dağları ben yarattım demek
çok kibirlenmek, böbürlenmek. ...
Küçük görmek (birini)
Ona değer vermemek, onu küçümsemek. ...
küçük su birikintisi
– gölcük, azmak, gölet ...
kudat
kadılar. ...
kudret-i samedaniye
– Her şeyin kendine muhtaç olup, kendisi hiç birşeye muhtaç olmayan Cenab-ı Hakk’ın kudreti, kuvveti ...
Kukla gibi oynatmak (birini)
1. Ona her istediğini yaptırmak. -2.-Bir, kimseyi istediklerini yapıyor görünüp oyalamak, aldatmak. Kukumav gibi ...
kulağına fısıldamak
– çok alçak ve hafif bir ses tonuyla kulağına eğilip bir şeyler söylemek ...
Kulağına koymak (sokmak) (bir şeyi)
Söylenilenleri ileride hatırla yabilmek için çok iyi dinlemek. ...
Kulak asmamak (bir şeye, birine)
Onu dinlememek, ona önem ver memek. (Kars. Aldırış etmemek.) ...
Kulak tutmak (vermek) (bir şeye, birine)
– Merak edip dinlemek, işitmeye çalışmak ...
kulakları uğuldamak
– kulakta uğultu olmak ...
Kulp bulmak (bir şeye)
Onun kusurlu bir yanını bulup göstermek. ...
Kulp takmak (bir şeye)
Ona kusur, bahane bulmak. ...
kumanda
– Komuta
– Elektronik aygıtları belli bir uzaklıktan yönetmeye yarayan kablosuz alet. ...
kumanda kazanmak
– utmak, yenmek, ütmek ...
kumandan
– Komutan, asker başı ...
kumarda kazanmak
– utmak ...
Kumpas kurmak (birine)
Birini tuzağa düşürebilmek için gizli bir çalışma yapmak.
Gizli bir iş, düzen hazırlamak. Hile
...