(Tür.) Er. – şişman, büyümeye, gelişmeye elverişli olan. ...
Arama Sonucu – "Havada da bulunan bir gaz"
olduğundan farklı görünme
– takiye (Arapça. Takiyye)
– sakınma, çekinme ...
Oluruna bırakmak (bir şeyi)
Bir olayın ya da bir durumun kendi ko şullarında oluşmasını beklemek, yapılabildiği kadarıyla yetinmek. ...
oluşan, meydana gelen
– ibaret, olan, ortaya çıkan ...
ölüsünü öpeyim (göreyim) (birinin)
Bir şeyin doğruluğunu kanıtlamak için “yalama (şu yakınım) ölsün!” anlamında kullanılır. ...
ömür adam
1. Hoş, beğenilen kimse. -2. Gülünş, tuhaf kimse. ., ...
Omuz vermek (birine)
Ona destek olmak, yardım etmek. ...
ön ayak etmek (birini)
Bir işe birisinin başlamasını ya da girişmesi ni sağlamak. ...
on farklı spor dallarından oluşan atletizm yarışması
– Dekatlon ...
On paralık etmek (birini)
Onu sözle ya da davranışlarla küçük düşürmek; beş paralık etmek. ...
On parmağım yakasında
“Bu işin ya da kimsenin peşini hiç bırak mayacağım” anlamında. ...
On parmağında on hüner (marifet)
çok becerikli ve işbilir (kimse). ...
On parmağında on kara
Herkese iftira atan, her olaya olumsuz aşı dan bakan kimse işin söylenir. ...
ondalık
– sıfat, matematik. Temel olarak on sayısını alan, aşar, aşari.
– Onda bir olarak alınan veya verilen ücret, komisyon.
– tarih. Toprak ürünlerinden onda bir oranında alınan vergi, öş ...
ondalık kesir
– mat. Paydası 10 veya 10’un herhangi bir kuvveti olan kesir
– Onlu sayı sisteminde virgülden sonraki kısım. Paydası 10 sayısının kuvveti olan rasyonel sayı.
– Osm. kesr-i a ...
Ondalık sistem
– matematik. Temel birimlerin katları ve askatları, bu birimlerin ondalık kuvvetleri olan uzunluk ve ağırlık ölçümlerinde kullanılan sistem, desimal.
– Tabanı 10 olan normal sayma sayıları ...
ondan keli
– Ondan sonra, ondan dolayı ...
ondan kelli
– Ondan sonra, ondan dolayı ...
ondan keri
– Ondan sonra, ondan dolayı
– Ondan sonra, krş. ondan kiri ...
ondan sonra
– andana, badehu ...
önde bulunan
– ileri
– Anteriyus
– önder
– imam
– lider ...
öne almak (birini, bir şeyi)
Bir kimseye veya bir şeye, diğerlerinden daha önemli sayarak tarnan ve sıra bakımından öncelik tanımak ...
önem vermek (bir şeye, birine)
Ona değar vererek üstünde dur mak, onu önemli saymak ...
önunda ardında (arkasında) dolaşmak
Yanından ayrılmamak, ısrarla takip etmek, onunla birlikte olmaya çalışmak. ...
önüne bir kemik atmak
Küçük bir çıkar karşılığı aşağılık birini susturmak, ...