– Bir şeyin üzerine bir nişan, bir işaret basmaya yarayan araç.
– Bu araçla basılan nişan, işaret.
– mecaz. Bir kimsenin adını kötüye çıkaran, yüz kızartıcı durum
– Bir şeyin k ...
Arama Sonucu – "Havada da bulunan bir gaz"
damga harcı
– eskimiş, hukuk. Kamuya ait mal ve hizmetlere vatandaşın katkı payı olarak ödediği vergi. ...
damga pulu
– Resmî işlemlerde belgelere yapıştırılan pul ...
damga vergisi
– ekonomi. Kişiler veya kuruluşlar arası hukuki işlemlerin geçerliliğini belgeleyen kâğıtlardan alınan vergi.
– Damga resmi
– Kimi ülkelerce, mal girişlerinde gümrük vergisinden ayrı ...
Damga vurmak (birine)
Onun hakkında kötü bir yargı vermek. ...
Damga yemek
Hakkında kötü bir yargı verilmiş olmak. ...
damgah
tuzak kurulmuş yer. ...
damgalamak
-i Bir şeyin üzerine damga ile işaret yapmak, damga vurmak
-i, mecaz Bir kimseye, gerçeğe dayanmadan herhangi bir özellik veya nitelik yüklemek.
-i, mecaz Birine yüz kızartıcı bir suç yüklemek
– ...
Damgasına vurmak (biri, bir şeye kendi)
O şeye kendisiyle ilgisi olduğunu ya da kendi yapıtı olduğunu belli edecek nitelikler vermek. ...
Damgasını taşımak (bir şey, bir şeyin)
Bir şey söz konusu şeyin özelliğini taşımak. ...
Damgasını vurmak (birine, bir şey)
O kimse işin kötü bir yargıya varmak; onu kötü bir adla adlandırmak. ...
damıtıcı
– İmbik
– Endüstride türlü ham maddeleri damıtan kimse ...
damıtık
– sıfat, kimya. Damıtma yoluyla, damıtılarak elde edilmiş olan
– mukattar
– Damıtma sürecinde buharlaştırılıp sonra yoğunlaştırılan özdek.
– Damıtma işlemi ile buharlaştırılıp ...
damıtım
– Damıtma işi
– Uçurulup yoğunlaştırma yoluyla arı bir sıvı elde etme işlemi. ...
damıtmak
-i, kimya, fizik, Gaz ürünler elde etmek için, bazı katı nesneleri ısı yoluyla temel ögelerine ayrıştırmak, imbikten çekmek, taktir etmek.
-i Sıvı karışımlarda, karmaşık, değişken birleşimleri oluştur ...
damıtmaya yarayan araç damıtıcı
– imbik ...
damızlık
– sıfat. Yalnız dölü alınmak için yetiştirilen yüksek nitelikli (hayvan)
– halk ağzında. Maya
– Maya, yoğurt, peynir, pekmez gibi şeylerin mayası.
– damızlık hayvan
– Döl ...
DAMLA
(Tür.) Ka. 1. Bir sıvıdan ayrılarak düşen parça halinde, küçük miktar, katre. 2. Belli miktarlarda akıtılarak kullanılan ilaç. ...
damla damla yaşamak kitabın yazarı
– damla aktan ...
damla hastalığı
– tıp. Organizmadaki ürik asidin atılmayarak vücudun bazı yerlerinde, özellikle ayak başparmağında, topuk ve eklem yerlerinde birikmesinden ileri gelen, ağrı ve şişlerle ortaya çıkan hastalık, n ...
damla taş
– mineraloji. Tıraş edilmeyerek yuvarlak ve cilalı bırakılmış, değerli veya yarı değerli taş.
– Sarkıt ...
damla taşı
– mimarlık. Yapılarda süs ögesi olarak kullanılan damla biçiminde taş
– Çatlaklardan mağaraların tavanlarına ulaşan yeraltı sularının, kalsiyum karbon tuzunun çökeltilmesiyle oluşturduklar ...
damlama
– Damlamak işi
– Tepesinden, kenarlarından su sızan, damlayan mağara, kaya kovuğu.
– Olgunlaşıp dalından kendi kendine düşen meyve: Damlama zerdali.
– Yapraklar üzerinde su dam ...
damlamak
– Damla durumunda tane tane düşmek
– (nsz) İçindekini damla damla akıtmak
– (nsz, -e) mec. Bir yere çağrılmadan, çekinmeden gitmek, çıkagelmek
– Akla gelmek, bir şeyi olmadan ö ...
damlasakızı
Bir tür sakız ...