– budak ...
Arama Sonucu – "Havada da bulunan bir gaz"
ağaz
1.başlama. 2.başlangıç. ...
ağaz etmek
– bk. ağız etmek ...
ağda
– Kaynatılarak çok koyu ve yapışkan bir macun durumuna getirilen pekmez veya limonlu şeker eriyiği.
– Şekerle yapılan ürünlerin hazırlanması veya beklemesi sırasında şekerin ulaştığı koyul ...
ağıl davar ağılı
– kom ...
Ağırdan almak
– bir işi gereken süre içinde bitirmemek, geciktirmek
– bir işi gönülsüz, isteksiz yapmak ...
Ağırlığını koymak (Bir şeye, bir şeyden yana)
Etkisini, gücünü, onu desteklemede kullanmak. ...
Ağırlık basmak (çökmek) (birine)
– uyuyacak duruma gelmek.
– gevşeklik ve uyku gelmek
– ağır bir hava kaplamak
– sessizlik oluşmak ...
Ağırlık vermek (olmak) (birine) (bir şeye)
1. Bir kimseye sıkıntı vermek. (Kars. Yük olmak) -2. Bir şeye önem vermek, öncelik tanımak. ...
ağız birliği
– Bir konuda anlaşarak aynı biçimde konuşma, söz birliği ...
Ağız birliği etmek
– bir konuda anlaşarak aynı biçimde konuşmak. ...
ağız dalaşı
– mecaz. Tartışma ...
Ağız dalaşı (dalaşması)
– Tartışma
– Sözle yapılan kavga. ...
Ağız eğmek (birine)
Bir şeyi ondan yalvarırcasına istemek ...
Ağız kalabalığına getirmek (birini)
Konudışı sözlerle karşısındakini şaşırtıp amacına ulaşmak ...
ağızda dağılmak
– genellikle hamur işi, iyi pişmiş ve lezzetli olmak. ...
Ağızda oluşan yara
– Aft, pamukçuk ...
ağızdan
– zarf. Sözlü olarak.
– zarf. Ağız yoluyla.
– oral ...
Ağızdan ağıza
– zarf. Sözlü bir biçimde
– Biri ötekine, ötekisi de başkalarına söyleyerek. ...
ağızdan ağza dolaşmak
– bir söz herkes arasında söylenilmek ...
ağızdan dolma
– sıfat. Namlusu ağzından doldurulan (top veya tüfek) ...
ağızdan kapma
– sıfat. Başkalarından dinlemek yolu ile yarım yamalak edinilen (bilgi) ...
ağızdan kapmak
– bk. ağzından kapmak ...
ağızdan sözlü
– şifahen ...
ağızdan sözlü
– şifahen ...