yakında, yakından, çok geçmeden. ...
Arama Sonucu – "Kar ayaklığı"
Anlam çıkarmak
Ne anlama geldiğini anlamak; mana çıkarmak. ...
anomerik karbon atomu
– Monosakkaritlerin karbonil karbon atomunun monosakkaritin kendi içinde bulunan veya bir başka alkole ait hidroksil grubuyla etkileşmesiyle oluşan glikozidik bağ sonucu asimetrik karbon atomuna ...
Arada çıkarmak
öteki işler arasında başka bir işi de yapıp bitiriver-mek. ...
Aradan çıkarmak
Daha büyük işlere ağırlık verebilmek için bir işi ön celikle bitirmek. ...
ARAKARi
– Güney Amerikada yaşayan uzun kuyruklu bir tukan türü
– Fr. aracari ...
Aralarından kara kedi geçmek
iki dostun arasına dargınlık, soğukluk girmek, gücenmek, küsmek. ...
AROKARYA
Okyanusya ve G.Amerikada Yetişen kozalaklı büyük ağaç ...
Aş karnına
Boş mideyle, henüz bir şeyler yiyip işmeden. ...
Aşağı tükürsem sakal, yukarı tükürsem bıyık
iki karşıt güç, durum ya da konuda karar verme zorluğu. ...
aşağı ve yukarı mısırın birliğinin sembolü
– Çifte taç ...
Aşağı yukarı
– zarf. Bir baştan bir başa
– yaklaşık, takriben
– Tama yakın, yaklaşık olarak
– Hemen hemen ...
asetokarmin
– Kromozomlarda ezme preparat yapılmasında kullanılan % 45’lik asetik asit içinde hazırlanan % 5’lik karmin çözeltisinden oluşan boya.
– İng. acetocarmine ...
aşikar
açık, belli, aşikar. ...
aşikar etmek
– belli etmek, ortaya çıkarmak, belirginleştirmek ...
aşikar olmak
ortaya çıkmak, belli olmak. ...
aşikare
açık, belli. ...
asıl karşıtı
– kopya ...
Aşkar
– Şekil, eşkal, nişan “Şu adamın aşkarına bak.”
– Hayvanların başındaki beyazlık.
– Saçının ön kısmı dökülmüş kimse.
– Çil.
– Yüz, çehre.
– Sarı saçl ...
aşkara
açık, belli, aşikar. ...
askarit
– Bağırsak solucanı
– Fransızca. ascarite ...
Askıya çıkarmak
Evlenecek kimselerin durumlarını bildiren belgeyi belli bir süre herkesin incelemesine sunmak. ...
Ateş olsa cirmi kadar yer yakar
“Onu o kadar önemseme, ondan gelebilecek tehlikeyi göze aldık.” anlamında. ...
ateşkar
külhancı, ateşçi. ...
atıfetkar
-F) şefkat gösteren, gözeten. ...