– bir işi yapmaya gönlü razı olmamak ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
Eli yatmak (bir işe)
Bir işi yapabilecek el becerisi edinmiş olmak. ...
ELiMA
Kongo ilkellerinin inandıkları yeteneklilik gücü ...
Elinde olmak (bir şey)
– bakımı, gözetimi altında olmak
– egemenliği altında, yetkisinde olmak. ...
elindekinden hoşnut olma durumu
– kanaat ...
Elinden almak (bir şeyi, birisi)
Birini sahip olduğu bir şeyden, bir kimseden yoksun kılmak. ...
Elinden bir kaza (sakatlık) çıkmak
istemeyerek birisini yaralamak ya da öldürmek. ...
Elinden geleni ardına koymamak
– yapabileceği bütün kötülükleri yapmak ...
Elinden geleni yapmak
Bir işi bilgisinin ve gücünün yettiği kadarıyla yapmak. ...
Elinden hiçbir şey kurtulmamak
Her şeyi becerebilecek yetenekte olmak. ...
Elinden iş çıkmamak
Elindeki işi zamanımda bitirememek; elindeki işi sürüncemede bırakmak. ...
Elinden tutmak (birinin)
1. Ona yardım etmek. -2. ilerlemesine yardıma olmak, kayırmak. ...
Eline ayağına düşmek (kapanmak, sarılmak)
Bir isteğini yaptırabilmek için bir kimsenin ayaklarına kapanıp yalvarmak. ...
Eline bakmak (birinin)
Bir kimsenin yardımıyla geçinebilir durumda otmak. ...
Eline kalmak (birinin)
Kendisine yardım edecek ya da bakacak on dan başka kimsesi kait ak. ...
Eline, eteğine sarılmak
Birine bir iş işin çok yalvarmak. ...
Elini çabuk tutmak
Bir işi çabuk yapmaya çalışmak. ...
Elini cebine atmak
Cebinden pars çıkarmak için davranmak. ...
Elini kana bulamak
Bir kimseyi yaralamak ya da öldürmek. ...
Elini kolunu bağlamak (bir şey, birinin)
O şey onu hiçbir iş yapamayacak duruma getirmek. ...
Elini kolunu sallaya sallaya dolaşmak (gezmek)
Pervasızca, ser bestşe, şekinmeden dolaşmak. ...
Elini sıcak sudan soğuk suya sokmamak
Evde hiçbir işe el sürmemek, çok nazlı olmak. ...
Elini uzatmak (birine)
Ona yardım etmek, destek olmak. ...
Elini veren kolunu alamaz
‘çıkara bir kimsedir. Senin cömert, yardımsever biri olduğunu anlarsa, elinden zor kurtulursun.” anlamında. ...
Eliyle koymuş gibi (bulmak) (bir şeyi, birini)
Aradığını hemen, kolayca (bulmak). ...