– gereğini yerine getirmek
– bir kimseyi yok etmek, ortadan kaldırmak ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
icat çıkarmak
– hoş görülmeyen yeni bir huy, davranış göstermek
– yadırganan bir yol tutmak
– ortaya gereği olmayan bir sorun atmak ...
icazet almak
– izin, onay almak
– diploma almak ...
içi açılmak
– güzel bir şey karşısında sıkıntısı dağılmak, ferahlamak ...
içi almamak
– midesi kabul etmemek
– sakıncalı gördüğünden veya beğenmediğinden, bir işi yapmak istememek ...
içi bayılmak
– çok acıkmak
– çok şekerli veya yağlı yiyecek ağır gelmek ...
içi bulanmak
– kusacak gibi olmak ...
içi daralmak
– sıkılmak, bunalmak ...
içi dışına çıkmak
– kusmak.
– kusacak duruma gelmek
– Bindiği taşıtın bozuk yoldan geçmesi sırasında ya da çok sallanmasından dolayı vücudu çok sarsılmak ...
içi götürmemek (dayanmamak) (bir şeyi)
– Acıklı bir duruma dayanamamak; yüreği dayanmamak
– Onu kıskanmak
– Vicdanı el vermemek. ...
içi içine sığmamak
– telaş, sabırsızlık, coşkunluk göstermekten kendini alamamak ...
içi parçalanmak (paralanmak)
Bir kimsenin kötü durumuna acıyıp üzülmek; yüreği parçalanmak. ...
içinde bulunan zaman
– zamane, dönem ...
içini aşmak (birine)
– derdini anlatmak, içini dökmek ...
içini boşaltmak
1. Kızdığı için bir kimseye işinden geçenleri söyleyip rahatlamak. -2. Derdini anlatmak. ...
içli dışlı olmak (biriyle)
– karşılıklı olarak candan ve içten davranmak, teklifsiz görüşmek ...
icma
bir araya getirme. ...
icmal
– Gösterge
– Özet ...
icmal edilmek
öçetlenmek. ...
icmal etmek
– özetlemek ...
icmalen
özetle, özetleyerek. ...
icmali
derli toplu, özet halinde. ...
içtima
– askerlik. Askerlerin silahlı ve donatılmış olarak toplanmaları
– gök bilimi. Kavuşum
– Toplanma, toplantı ...
ictima etmek
toplanmak, bir araya gelmek. ...
içtima etmek
– toplanmak ...