– İnanç
– Güçlü inanç, inan ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
iman etmek
– Tanrı’ya inanmak
– mec. güçlü bir inanç duymak. ...
iman tahtası
– Göğüs kemiği ...
imana gelmek
1. önce karşı çıktığı bir şeyi kabul edip istenileni yapmak. -2. Sonunda doğruyu söylemek. -3. islamlığı benimsemek. ...
imanı gevremek
Bir işi gerçekleştirirken çok yorulmak. ...
imar
– Bayındır, Bayındırlık ...
imar etmek
– bayındır durumuna getirmek, bayındırlaştırmak, geliştirmek ...
iMAR-UMRAN
Bayındırlık ...
iMAREDDiN
(Ar.) Er. – Dini alanda yenilik yapan, dinin yönlendirdiği kimse. – Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır. ...
imaret
1.aşevi. 2.bayındırlık. ...
imarethane
– tarih. Yoksullara ve öğrencilere yiyecek dağıtmak için kurulmuş hayır kurumu, imaret ...
imiğine sarılmak
Bir kimseyi bir iş işin çok sıkıştırmak; ümüğüne sa rılmak. ...
IMIZGANMAK
Uyku ile uyanıklık arası bir durumda bulunmak, uyuklamak ...
imza atmak (etmek), imzayı basmak (çakmak)
imzalamak, imzasını koymak. ...
inandırma
– İnandırmak işi.
– İnandırıcı ya da aşılayıcı yöntemlere bağlı olarak bir kanı ya da görüşü benimseme ya da benimsetme.
– İng. persuation ...
inandırma, kandırma
– ikna ...
inandırmak
– (-i, -e) İnanmasını sağlamak ...
iNANMA
Güven duyma ...
inayette bulunmak
– inayet etmek ...
ince eleyip (eğirip) sık dokumak
– bir şeyi en küçük ayrıntılarına kadar araçtırmak, gözden veya elden geçirmek ...
incir çekirdeğini doldurmaz
çok küçük, az ya da önemsiz (şey). ...
indent marker
girinti imi ...
indentation marker
satırbaşı işartleyicisi ...
indükleme makinesi
– İndüklemeyle oluşan elektrik akımlarını üreten makine ...
infial uyandırmak
– kızgınlığa yol açmak, öfke yaratmak ...