kızarmak, kırmızılaşmak, al al olmak. ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
hamur yoğurma aleti
– mablak ...
hanımanne
– Kaynana
– ünlem. İhtiyar kadınlara bir seslenme sözü ...
hanman
ev bark, yurt. ...
hanüman
1. Ev bark, ocak, yuva.
2. Ev halkı, çoluk çocuk. ...
Hanyayı Konyayı öğrenmek (anlamak)
çeşitli olaylarla karşılaşarak yaşamda insanın basma neler gelebileceğini öğrenmek; dünyanın kaç bucak olduğunu anlamak. ...
HAOMA
– Kutsal içecek
– Kutsal metinlerde Haoma içeceğinin kişiye ölümsüzlük kazandırdığı belirtilir.
– Perslerin ayinlerde kullandıkları, bazılarının yalancı altın mantarı gibi sanrı yara ...
Hapis yatmak
Cezası süresince tutukevinde kalmak. ...
Hapı yutmak
Kötü bir durumla karşı karşıya kalmak. ...
Hapse atmak (tıkmak)
Tutuklayıp cezaevine göndermek; içeri atmak. ...
Hapse girmek (hapsi boylamak)
Suçlu bulunup cezaevine konmak. ...
hapşırma
– Aksırma ...
Har vurup harman savurmak
Elindekileri hesapsızca harcayıp tüket mek. ...
HAR-Niş,MAğOL
Diken ...
harab olmak
yıkılmak, bozulmak, kırılmak ...
Haraç mezat satmak
– Açık artırma ile satmak ...
Haraca bağlamak (kesmek) (birini, bir yeri)
Ona belli zamanlarda belli miktarlarda haraç vermesini zorbalıkla kabul ettirmek. ...
HARAMA
Dikişi gizlemek için ayakkabının taban köselesine açılan delik ...
Harama uçkur şözmek
Evlilik dışı cinsel iliçkide bulunmak. ...
HARAMAKi
Ayakkabının taban köselelerine yarık açmakta kullanılan kunduracı aleti ...
Hararet basmak (birini)
1. çok susamak. -2. Vücut ateşi yükselmek. ...
Harbi keriz (marşandiz)
işin doğrusu, gerçeği. ...
Harbi konuşmak
Yalansız, gerçekleri gizlemeden konuşmak. ...
harcama
– Harcamak işi, sarf
– Bir şey almak için elden çıkarılan para, gider ...
harcama, masraf
– masarif, gider, sarf ...