Bir kimsenin bütün söz ve davranışlarını uygun bul duğunu belli etmek; dalkavukluk etmek. ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
Kaybolmak
– nsz. Yitmek
– Görünür olmaktan çıkmak, görünmez olmak ...
kaygılanmak
– (nsz) Kaygı duymak, üzülmek ...
Kayıplara karışmak
Kaybolmak, görünmez olmak. ...
Kayıt kuyut tanımamak
Kuralları, yasaklan hişe saymak. ...
Kayıtsız kalmak (bir şeye, birine)
Ona önem vermemek, onu umur samak, onunla ilgilenme gereği duymamak; lakayıt kalmak. ...
Kaymağını yemek (almak)
Bir işin en büyü payını, karını almak ...
Kaymak gibi
1. Bembeyaz, pürüzsüz. -2. Yumuşak, tatfı şeyler işin kullanılır. (bir yer) Kazan, (biri) kepşe ...
Kaymak tabakası (takımı)
– Bir toplumun seçkin ve zengin kimselerinin tümü.. ...
kaymak taşı
– mineraloji. Parlatılmaya elverişli, yumuşak, beyaz, yarı saydam bir mermer türü, su mermeri, albatr ...
Kaymakam
– Bir ilçede devleti temsil eden en yetkili yönetim görevlisi, ilçebay
– Yarbay. ...
kaymakamlık
– Kaymakam olma durumu
– Kaymakamın görevi
– Kaymakamın makamı ve bu makama bağlı resmî dairelerin bütünü.
– İlçe, kaza. ...
kaymakamlık ilçe
– kaza ...
KAYMAZ
(Tür.) Er. 1. Dağ eteği. 2. Güneydoğudan esen bir rüzgar. ...
kaynaklanmak
– (-den) Kaynak durumunu almak
– Kaynak halini almak ...
Kaynama
– Kaynamak işi
– kimya. Boya filminde hava veya solvent buharının kabarcık durumunda bulunması
– galeyan
– Bir sıvının doygun buhar basıncının bulunduğu ortamın basıncına denk ...
kaynaşma
– Kaynaşmak işi
– Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik
– Huzursuzluk
– Gözde kaşıntı yapan hastalık
– Ayrı hecelerdeki iki ünlünün bir tek ünlüde vey ...
kaynaşmak
– (nsz, -le) Ayrılmayacak bir biçimde birleşmek
– Çok kalabalık ve hareketli olmak, hareket etmek
– Birbirine iyice uymak
– mec. Uyuşmak, yakın iliçki kurmak, derinleştirmek, i ...
kazamat
– ask. Obüslerden, bombalardan korunmak için yerin altına kazılmış siper.
– Fr. casemate ...
Kazan kaldırmak
Yönetime, yöneticinin tutumuna topluca baş kaldırmak, isyan etmek. ...
Kazık atmak (birine)
Onu aldatmak, kandırmak; madik atmak. ...
Kazık marka
çok pahalı dan şey işin kullanılır. ...
kazıklanmak
– (nsz) tkz. Bir malı değerinden çok pahalıya almak, alışverişte aldatılmak.
– esk. Kazığa oturtulmak.
– Beklemek ...
Keçileri kaçırmak
1. Aklını yitirmiş gibi olmak. -2,. Delirmek. ...
Kedi ciğere bakar gibi bakmak (bir şeye)
Canının çektiği bir şeye iştahla bakmak. ...