Onu benimsemek, kendinin saymak. ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
Kendine yontmak
Her fırsatı kendi çıkarı için kullanmak; nalıncı keseri gibi kendine yontmak. ...
Kendini ağır (ağıra, ağırdan) satmak
Bir işi birçok ricadan sonra yapmaya karar vermek; nazlanmak. ...
Kendini alamamak (bir şeyden)
Bir işi yapmadan edememek. ...
Kendini atmak (bir yere)
Hemen oraya gitmek ...
Kendini bir şey sanmak
– kendini olduğundan çok değerli görmek ...
kendini bir yerde bulmak
– farkında olmadan bir yere ulaşmış olmak ...
Kendini bırakmak
1. üstüne başına özen göstermez olmak. -2. çev reyle ilgisini kesip yalnız bir konuyla uğraşmaya başlamak. ...
Kendini bulmak
1. Kişiliğini kazanmak. -2. Durumunu düzeltmek. Kendini dar atmak (bir yere) ...
Kendini dirhem dirhem satmak
Nazlı davranmak. (Kars. Ağırdan olmak.) ...
Kendini fasulye gibi bir nimetten saymak
Kendini önemli biriymiş gibi görmek. ...
Kendini kaptırmak (bir şeye)
1. Birşeyin etkisinden kendini kurtara-mamak. -2. Giriştiği bir işe bütünüyle kendini vermek. ...
Kendini paralamak
Bir işi zamanında ve iyi biçimde yapmak için olağanüstü çaba harcamak. Kendini sıkmak ...
Kendini toplamak (toparlamak)
1. Sağlık, geçim vb. durumu düzeltmek. -2. Dikkatini ilgilendiği konu üzerinde yoğunlaştırmak. ...
Kendini tutmak
Herhangi bir tehlikeli ya da şekici durum, şey karşı sında kendine hakim olmak, dayanmak, sabretmek. ...
Kendini vermek (vurmak) (bir şeye)
1. Uğraştığı bir işe bütünüyle bağlanmak. -2. Bir şeyi yapmayı alışkanlık haline getirmek ...
kerem kılmak
kerem etmek, iyilik etmek. ...
KERiMAN
(Ar.) Ka. – (bkz.Kerim). ...
kertik açmak
– kertmek ...
Kesenin ağzını açmak
– bol para harcamaya başlamak ...
Keşilik etmek (keşiliği tutmak)
inatşılık etmek. ...
Kesip (kestirip) atmak
1. Etraflıca düşünmeden kesin yargıya varmak. -2. Tartışmalı bir durumu kesin olarak çözmek. ...
Kesip attığı tırnak olmamak
Bir kişi, bir başkasına göre değerce çok aşağı, önemsiz olmak. ...
kesirül-istimal
. çok kullanılan. ...
Kesme almak
bk. Makas almak. ...