– biyoloji. Plazması pigment tanecikleriyle dolu, çokgen veya yıldız biçiminde, belirli uzunlukta veya kısalabilir uzantıları bulunan hücre
– Fransızca. chromatophore ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
Kucak açmak (birine)
– Korumak
– sığınacak yer vermek ...
Küçük dilini yutmak
çok şaşırmak, şaşkınlıktan ne yapacağını bilememek. ...
küçük kareli kumaş
– pötikare ...
küçük maşa
– cımbız ...
Küçük oynamak
Kumarda az para üzerine oynamak. ...
kudema
eskiler. ...
Küfrü basmak
Küfretmek. ...
Küfür savurmak
çok küfür etmek. ...
Kukla gibi oynatmak (birini)
1. Ona her istediğini yaptırmak. -2.-Bir, kimseyi istediklerini yapıyor görünüp oyalamak, aldatmak. Kukumav gibi ...
kukumav
– Kukumav kuşu
– Baykuş.
– Baykuşgiller (Strigiformes) takımının, baykuşgiller (Strigidae) familyasından, Türkiye’de her mevsim görülen, seyrek ağaçlı tarlalarda, meyve bahçele ...
Kukumav gibi düşünüp durmak
üzüntülü bir biçimde düşünmeye dalmak. . ...
Kül yırtmamak (yememek)
Aidatılamamak, kandırılamamak ...
Kulağı kirişte olmak
Neler söyleneceğini, ne gibi haberler geleceğini işitmek için dikkatli olmak. ...
Kulağı tetikte (olmak)
Söylenecek sözü, gelecek haberi bekler du rumda (olmak). ...
Kulağına çalınmak
Onu tesadüfen duymuş olmak. ...
Kulağına çarpmak
Duymak, duyulmak. ...
kulağına fısıldamak
– çok alçak ve hafif bir ses tonuyla kulağına eğilip bir şeyler söylemek ...
kulağına inanmamak
duyduklarının doğruluğundan şüphe etmek ...
Kulağına kar suyu kaçmak
Rahatını, huzurunu kaçıran, tedirgin eden bir haber duymak. ...
Kulağına koymak (sokmak) (bir şeyi)
Söylenilenleri ileride hatırla yabilmek için çok iyi dinlemek. ...
Kulağına küpe olmak
– başa gelen bir durumdan alınan dersi unutmamak
– başına gelen bir işten hiç unutamayacağı bir ders almak. ...
Kulağını açmak
– dikkatle dinlemek ...
Kulağını doldurmak
1. Bir kimseye bir şeyle ilgili olarak yalan yanlış bilgiler vermek. -2. Bir kimseye dikkati olması için önceden konuyla ilgili birtakım bilgiler vermek. ...
Kulağını şınlatmak
Birini herhangi bir yönüyle anmak. ...