– den. Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak
– Kıyıda, doğal olarak ya da mendirek ve dalgakıranlarla fırtınalara ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
liman iskele
– rıhtım ...
liman reisi
– Gemilerin limana girip çıkması, yük alıp vermesi işlerine bakan yetkili kimse
– değnek sahibi. ...
line command
satır komutu ...
lığlanmak
– (nsz) Üstünde lığ birikmek.
– Yuvarlanmak.
– Bir kap çok dolu duruma gelmek.
– Çıkış yolu kapanarak su birikmek.
– İş birikmek. ...
logaritma
– matematik. Bir üssel eşitlikte taban ve sonuç belirliyken üssün bulunması yolu
– Bir a sayısı bir b sayısının a=bx gibi bir üstlüsü olarak verilirse x sayısı a’nın b tabanına göre ...
loğlamak
-i, halk ağzında. Üzerinde loğ gezdirip toprağı bastırmak, sıkıştırmak.
– Loğ taşını, pekiştirilecek toprak üzerinde yuvarlayarak gezdirmek. ...
lohusa humması
– tıp. Albastı. ...
lojman
– Bir kuruluş veya iş yerindeki çalışanlara parasız veya az bir kira karşılığında verilen konut. ...
Lök gibi oturmak
Bütün ağırlığıyla bulunduğu yeri kaplarcasına otur mak. ...
lokma
– Ağza bir defada alınıp götürülen yiyecek parçası, sokum
– Lokma tatlısı.
– teknik. Türlü kalınlıktaki cıvataları, boşluğuna geçirip sökmeye veya sıkıştırmaya yarayan metalden alet. ...
lokma anahtar
– teknik. Altı veya sekiz köşeli, vidaları sökmeye yarayan alet. ...
LOKMAN
(Ar.) Er. 1. Eski kavimlerde, ahlaki öğütler veren hekim. 2. Kuran-ı Kerimde bir sure adı. ...
Lokman Hekim
– Tadı güzel olan şeyler için kullanılan Lokman Hekim’in ye dediği deyiminde geçen bir söz. ...
lokman ruhu
– Eter ...
Lortlar Kamarası
– İngiliz parlamentosunda senato. ...
low-resolution bitmap
düşük çözünürlüklü bit eşlemi ...
Lügat paralamak
Anlaçılmaz, ağdalı bir biçimde konuşmak, yazmak. ...
ma
su. ...
ma-i mukattar
damıtık su ...
ma-i nisan
– Nisan yağmuru ...
ma-i zülal
– Saf, temiz, soğuk ve tatlı su ...
ma’dele-i ulya
– Büyük adalet yeri, yüksek adaletle herkesin muhakemesi görülen yer. Huzur-u İlâhiyedeki adâlet.
– Yüce adaletin gerçekleştirildiği yer. ...
ma’rifet-i ilahiye
– Allah’a mahsus ilim, İlahi san’at; hiç kimsenin yapamadığı, sadece Allah’ın kudretinde olan bilgi.
– Allah’ı bilme ve tanıma. ...
maabid
– Mâbetler, ibâdet edilecek yerler, tapınaklar ...