– (nsz) Gemi rüzgâra karşı gidemeyerek sürüklenmek.
– mec. Bir işte tutulması gereken yolu kestirememek, ne yapacağını bilememek, kararsız olmak ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
BODOSLAMA
Gemi omurgasının baş ve kıç tarafından yukarıya uzanan ağaç ya da demir direklerden her biri ...
boğasamak
– (nsz) hlk. İnek boğa istemek veya boğaya gelmek.
– Boğaya gelmek, inekler (çiftleşmek için boğa istemek.)
– hlk. Kızgınlık.
– bk. boğasımak ...
Boğaz tokluğuna (çalışmak)
Sadece karnını doyurma karşılığında (çalışmak). ...
Boğazı kurumak
çok konuştuğu için su içmek gereksinmesini duymak; damağı kurumak. ...
boğazı kurumak
– çok susamak ...
Boğazına basmak
Birini bir işi yapması için zorlamak; gırtlağına basmak. ...
Boğazına sarılmak
Kavgaya girişmek, peşini bırakmamak; gırtlağı na sarılmak. ...
boğma
– Boğmak işi.
– Güreş kurallarına aykırı olarak, kolun, karşı güreşçinin çenenin altından geçirilerek gırtlağa indirilmesi sonucu, güreşçinin soluk almasını önleme. ...
boğmaca
– tıp. Genellikle çocuklarda öksürük nöbetleriyle kendisini gösteren bulaşıcı bir hastalık.
– Bordetella pertussis adlı basilin neden olduğu yinelenen öksürük nöbetleri ile belirgin, ivege ...
boğmak
-i Bir canlıyı, soluk almasına engel olarak öldürmek
-i El, ip vb. ile bir şeyi çepeçevre sıkmak.
-i Motorlu taşıtlarda fazla yakıt, motoru çalışmaz duruma getirmek.
-i Renkler uygun düşmemek
-i, meca ...
boğumlanma
– Boğumlanmak işi.
– dil bilimi. Ciğerlerden gelen havanın, ağız ve burundaki çeşitli nokta ve bölgelerde engellemeye uğrayarak ses olarak çıkması, telaffuz, artikülasyon. ...
boğuşmak
-le Birbirinin boğazına sarılmak, dövüşmek.
-le Mücadele etmek
-le, mecaz Çabalamak, altından kalkmaya çalışmak, uğraşmak. ...
Bok atmak (bulaştırmak, sürmek) (bir şeye, birine)
Ona iftira etmek (Kars. Kara çalmak.) ...
Bokluğu çıkmak
Bozuk, kötü, kirli yönü ortaya çıkmak. ...
boks maç bölümü
– raunt ...
boksta sporcunun dövüşemeyecek duruma gelmesi
– Abandone ...
Bokunda boncuk bulmak
Birine layık olmadığı değeri ve önemi ver mek. ...
bol bolamat
– Refah, zenginlik, bolluk ...
Bol keseden atmak
Yerine getirilmesi güç vaatler bulunmak. ...
bolalma
– Bolalmak işi veya durumu. ...
bolalmak
– (nsz) hlk. Bollaşmak.
– Genişlemek, çoğalmak ...
bolarma
– Bolarmak işi veya durumu. ...
bolarmak
– (nsz) hlk. Bol duruma gelmek ...
Bölge mahkemesi
Osm. Sulh mahkemesi ...