– Çetin olma durumu, sertlik
– Güçlük gösterme. ...
Arama Sonucu – "cet"
çETiNöZ
(Tür.) Er. – (bkz. çetin). ...
çETiNSOY
– (bkz. çetin). ...
çETiNSU
(Tür.) Er. – (bkz. çetin). ...
çetmi
– Açıkgöz
– Yağ, yoğurt yaparak geçinen köylü ...
çetnevir
– Misafirlere sunulan kuru yemiş
– bulgurka yapılan bir yemek ...
çetr
1.gölgelik. 2.şemsiye. ...
çetrefil
– sf. Karışıklığı dolayısıyla, anlaşılması veya sonuca bağlanması güç
– Yapı ve ses kurallarına aykırı kullanılan (dil)
– Sarp, engelli ve engebeli (yer) ...
çetrefilce
– sıfat. Biraz çetrefil. ...
çetrefilli
– sıfat. Karışık ve anlaşılması güç olan ...
cetvel
– Doğru çizgileri çizmeye yarayan, dereceli veya derecesiz, tahtadan, plastikten, madenden yapılmış araç, çizgilik
– Liste, çizelge
– Yazma sayfaları ile levhaların kenarına yaldız y ...
defihacet
– eskimiş. Küçük veya büyük abdest bozma. ...
Defihacet etmek
fesk.) Büyük aptesini yapmak (Kars. Aptest boz mak.) ...
dercetmek
-i Almak, toplamak ...
EBCET
Arap alfabesinin her hangi bir rakamı karşılayan ve anlamsız sekiz kelimeden oluşan değişik bir düzeni ...
ERçETiN
(Tür.) Er. – Sert, güçlü erkek. ...
FALçETE
Maket bıçağı ...
fücceten
– zarf. Ansızın (ölmek)
– Birdenbire, ansızın (ölmek) ...
fücceten gitmek
– ansızın ölmek ...
füceten
apansız, ansızın. ...
hacet
– Herhangi bir şey için gerekli olma, gereklilik, lüzum, ihtiyaç
– Tanrı’dan yerine getirilmesi beklenen dilek
– ihtiyaç duyulan şey, gerekli şey
– idrar veya dışkı.
R ...
Hacet kalmamak (bir şeye)
Gereği olmamak, gereği kalmamak. ...
hacet namazı
– Yağmur duası sırasında kılınan namaz ...
hacetmend
muhtaç. ...
hin-i hacette
ihtiyaç duyulduğu zaman. ...