yüce. ...
Arama Sonucu – "kal am"
şami
şamlı. ...
samia
işitme duyusu. ...
şamih
yüksek, yüce. ...
SAMiH
(Ar.) Er. – Cömert, eli açık. ...
SAMiHA
(Ar.) Er. – (bkz. Samih). ...
şAMiHA
(Ar.) Ka. 1. Yüksek, gösterişli. 2. Kibirli. ...
şamil
kapsayan. ...
şamil olmak
kapsamak. ...
şAMiLE
(Ar.) Ka. – (bkz. şamil). ...
SAMiM
(Ar.) Er. – Bir şeyin merkezi, içi, asli kısmı. ...
samimane
içtenlikle. ...
SAMiME
(Ar.) Ka. – (bkz. Samim). ...
samimi
– içten (duygu vb.)
– Candan, açık yüreklilikle davranan
– zarf, içli dışlı, senli benli olarak ...
samimiyet
içtenlik. ...
samin
sekezinci. ...
saminen
sekizincisi, sekizinci olarak. ...
SAMiR
(Ar.) Er. – (bkz. Samire). ...
SAMiRE
(Ar.) Ka. – Meyveli, meyva veren. ...
SAMiYE
(Ar.) Ka. – Yüksek, yüce. ...
şamme
koku alma duyusu. ...
şampiyon
– Ulusal ve uluslararası bir yarışmada ilk dereceyi alan, birinci olan kimse veya takım, bök
– Bir karşılaşmada birinci olan kimse veya takım
– savaşçı, harpte teke tek vuruşma için ...
sample
örnek ...
sample box
örnek kutusu ...
sample database
örnek veritabanı ...