– coğ. İki tropika arasında bulunan sıcak kuşak, tropikal bölge, tropika.
– Osm. medârî mıntaka ...
Arama Sonucu – "kal am"
tropikal orman
– bit. b. Tropikal kuşağın nemli havasında ve bölgelerinde oluşan orman ...
tropikal rüzgar
– alize ...
Tsunami
– Dev dalga.
– Denizin yüzünde çok büyük ölçüde karışıklıkların ya da denizaltı depremlerinin ortaya çıkardığı, çok uzun deniz dalgası. (Japon terimi) ...
Tüfeğin Namlusuna Takılan Bıçak, Süngü
– Kasatura ...
Tuğramiral
– Riyala
– Tuğa ...
Tükürdüğünü yalamak
Söylediği sözden, verdiği kafardan, kendini küşültmek pahasına geri dönmek. ...
türk müziğinde bir makam
Acem Aşiran
Acem Kürdi
Aşkefza
Bayati
Bayati Araban
Bestenigar
Buselik
Çargah
Dilkeşhaveran
Dügah
Evç
Evicara
Ferahnak
Ferhfeza
Gerdaniye
Gülizar
Hicaz
Hicazkar
Hisarpuselik
Hümayün
Hüseyni
Hüseyni Aş ...
Tutar yeri kalmamak
1. çok eskimek -2. Savunulacak bir yönü kal mamak (Kars. iler tutar yanı almamak.) ...
Tuttuğu dal elinde kalmak
Güvendiği kimse, giriştiği iş boş çıkmak, onlardan olumlu bir sonuç alamamak ...
Tutunacak dalı olmak (olmamak)
Güveneceği bir kimse ya da daya nacağı bir şey bulunmak (bulunmamak). ...
Tüyü bile kıpırdamamak
Aldırmamak, ilgilenmemek. {Kars. Oralı olmamak.) ...
Tüyüne dokunmamak
bk. Kılına dokunmamak. ...
üçe beşe bakmamak
Alışveriş sırasında alıcı ya da saba malın bi raz ucuza ya da pahalıya satılıp alınmasına önem vermemek, çok pazarlık etmemek ...
Ucu bucağı olmamak (bulunmamak, görünmemek)
Bir yer, alan so nu yokmuş gibi görünmek, çok geniş olmak. ...
Ufak tefek gördün da Karamürsel sepeli mi sandın?
“Dış görünüşüne bakarak beceriksiz ve değersizdir deme, aldanabilirsin” anlamında uyarı sözü. ...
ukala
– sıfat. Kendini akıllı ve bilgili sanan, bilgiçlik taslayan (kimse) ...
Ukala dümbeleği
Bilmediği, bilgisi olmadığı halde her konuda fikir yürüten, zevzek (kimse). ...
ulam
– Aralarında herhangi bir bakımdan ilgi veya benzerlik bulunan şeylerin tümü, makule, kategori
– felsefe, mantık. Nesnel gerçekliğin ve bilginin en genel ve temel özelliklerini, ilişkileri ...
ulama
– Ulamak işi.
– Ulanan parça, ek, katkı, ilave.
– dil bilgisi. Konuşmada art arda gelen kelimelerden birincisinin sonundaki ünsüzün, ikincisinin başındaki ünlüye ses bakımından bir h ...
ulamak
-e, -i Eklemek, katmak, ilave etmek ...
ultramodern
– sıfat. Düşünce, eğilim, üslup için en üst sınırda olan, çok modern olan. ...
ULUçAM
(Tür.) Er. – Ulu – çam. ...
ümit (umut) bağlamak (bir şeye) (birine)
1. Onun olacağını um mak -2. istediği şeyin onun tarafından yapılacağını ummak ...
umumi vekaletname
– Genel vekaletname ...