– coğrafya. Yer kabuğu.
– Dünya, arz, yer, küre
– sath-ı arz
– Yer yuvarlağının yüzeyi.
– Yeryuvarlağının dış kesimi. ...
Arama Sonucu – "yontulmuş elmas yüzü "
yeryüzünde insan etkisini inceleyen coğrafya dalı
– beşeri ...
yontulmuş elmas yüzük
– faseta ...
Yüz aklığıyla (yüzünün akıyla) çıkmak (bir işten)
Bir işi kendisinden beklendiği gibi eksiksiz ve başarılı bir biçimde yapıp bitirmek. ...
yüzü ak olsun
– “sağ olsun” anlamında kullanılan bir iyi dilek sözü ...
yüzü asıklık
– Yüzü asık olma durumu ...
yüzü karalık
– Yüzü kara olma durumu ...
yüzü kızarmak
– utanmak ...
yüzü mahkeme duvarı
– duygusuz, asık, somurtkan yüz, mahkeme duvarı ...
Yüzü olmamak
– bir şeye dayanamamak.
– cüret ve cesareti olmamak.
– utanmak. ...
yüzü pek
– Birine söylenmesi güç olan şeyi sıkılmadan söyleyebilen veya kendisinden istenilen şeyleri rahatlıkla geri çevirebilen (kimse) ...
yüzü peklik
– Yüzü pek olma durumu. ...
yüzü seçilmemek
– açıkça tanınmamak, belli belirsiz görünmek ...
yüzü sıcak
– Sevilen, hoşlanılan şeyleri nitelerken kullanılır ...
yüzü soğuk
– ürkütücü ...
Yüzü suyu hürmetine
Ona duyulan saygı gereği. ...
Yüzü tutmamak (bir şey söylemeye)
– haklı da olsa karşısındakini kıracak bir davranışta bulunmaktan çekinmek
– utanmak ...
Yüzü yerde
– Mahcup, utangaç, alçak gönüllü (kimse). ...
Yüzü yok
– “Bir şey istemeye, yapmaya cesareti yok.” anlamında. ...
yüzü yumuşak
– sıfat. Kendisinden istenilenleri geri çeviremeyen (kimse) ...
yüzü yumuşaklık
– Yüzü yumuşak olma durumu ...
YüZüAK
(Tür.) Er. – Dürüst, namuslu, doğru, suçsuz kimse. ...
yüzük
– Parmağa geçirilen genellikle metal halka
– Yüzük oyunu.
– İnce topuklu kadın ayakkabılarının topuğuna geçirilen demir. ...
yüzük parmağı
– Orta parmak ve serçe parmak arasındaki parmak, adsız parmak ...
Yüzük taşı
– akik
– fas, fass
– şeve ...