– sf. Basılmış, yassılaşmış
– Çok yüksek olmayan, alçak
– Kısık
– Cılız, zayıf, boysuz.
– Türlü sebeplerle basıldığına inanılan ve bu yüzden hastalanan loğusa kadın, yürümesi geciken çocuk.
– Fevkalade, pek iyi.
– Arkası basılarak giyilen ayakkabı, yemeni, terlik, patik.
– Altı tahta pabuç.
– Harmanda fazla ıslanmış buğday: Bu buğday basık, iyi un olmaz.
– Çok ıslanarak niteliği bozulmuş buğday.
– Sıkmaçtan geçirilerek sıkılmış ses.
– İng. compressed
– Fr. Deprime