– Sahip. Koruyucu. Bir şeyin maliki.
– Bir şeyin koruyucu ruhu. Bir varlığın içindeki gizli güç
– Bir şey üzerinde sahipliği olan kimse, sahip, malik
– Kendisinin olan bir şeyi, yasaya uygun olarak dilediği gibi kullanabilen kimse, sahip.
– Veli.
– Pamuk, yün gibi şeylerden iplik eğirmekte kullanılan, ortası şişkince, sivri olan uçlarından biri çengelli olan ağaç araç.
– Törpü, eğe.
– Koruyan, sahip.
– Ev sahibi.
– Hile yapan.
– Bir şey üzerinde iyeliği olan kişi
– bk. eye.
– İng. owner, proprietor, landlord