Bir tartışmada, karşıt görüşte olanları susturmak amacıyla sert davranışta bulunmak. ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
çıkışmak
-e Bir kimseye hoşa gitmeyen bir davranışından dolayı sert sözler söylemek, azarlamak
– Yeter olmak, yetmek
– Başa çıkmak.
– Güney Anadolu’da âşıkların, sazları eşliğinde, karş ...
çıkıştırmak
-i Bir şeyi gereken miktara ulaştırmak ...
çıkma
– Çıkmak işi
– Bir yapının üst katlarından dışarıya doğru uzanmış bölüm, balkon
– Hamamdan çıkarken kullanılan havlu ve kurulanma takımı, çıkacak.
– Bir yazı sayfasının kenarın ...
çıkmak
– İçeriden dışarıya varmak, gitmek
– (nsz) Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek
– (nsz) Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak
– Bulunduğu yeri bırak ...
çıkmalı tümleç
– db. Fiilin anlamını tamlayan ve çıkma durumunda bulunan dolaylı tümleç
– Çok defa eylemin bazen de adın anlamını tümleyen ve çıkma durumunda bulunan dolaylı tümleç
– Fiilin anlamın ...
çıkmaz
– Sonu kapalı, çıkış yeri olmayan, hiçbir yere ulaşamayan yol, sokak
– sıfat, mecaz. Çözüme ulaşmayan, çözüm yolu olmayan
– gayr-i kabil-i hal mesele
– Bir sorunda çözüme varma ...
çıkmaz ayın son çarşambası
“Bilinmeyen ve bilinmeyecek olan bir zamanda, hiçbir zaman.’ anlamında şaka yollu söylenir. ...
çıkmaza girmek
Bir iş işinden şıkılamayacak bir duruma gelmek, (Kars. Batağa saplanmak.) ...
çıktı almak
– bilgisayarda bulunan bir metni kâğıda yazdırmak
– print ...
çıldırmak
– Delirmek, aklını oynatmak
– mecaz. Israrlı bir biçimde istemek, büyük arzu göstermek ...
çıldırmak içten (bile) değil
“Söz konusu ters, aykırı bir durum karşısında insan delirebilir.” anlamında söylenir. ...
çıma
– denizcilik. Halat ucu ...
çımacı
– Vapur iskelelerinde çıma uzatan veya tutan işçi ...
çımariva
– denizcilik. Savaş gemilerinde tören için askerlerin küpeşte boyunca belirli aralıklarla dizilmesi için verilen komut. ...
cımbarlamak
-i, halk ağzında. Dokunmakta olan halının veya bezin kenarını cımbarla geriye almak. ...
cımbızlamak
-i Cımbızla yolmak
-i Dokumacılıkta kumaş yüzlerindeki düğüm, çöp vb. maddeleri cımbızla temizlemek.
-i, mecaz. Kendi çıkarına uygun düşen noktaları asıl konu içinden özellikle ayırıp ön plana çıkarma ...
çımkırmak
– Kuş, pislemek
– Püskürtmek.
– Su gibi fışkırtarak pislemek, terslemek.
– Kötü ve sert söylemek, azarlamak. ...
çıngar çıkarmak (koparmak)
– gürültü, kavga çıkarmak ...
çınlamak
– “Çın” diye ses çıkarmak
– Yankı vermek ...
çıplak maaş
– ekonomi. Çıplak ücret ...
çıplanmak
– Çıplak duruma gelmek ...
çırakma
– Şamdan ...
çırakman
– Üzerinde meşale yakılan kule veya demir direk.
– Balıkçıların balıkları kıyıya çekebilmek için geceleyin yaktıkları ateş.
– Çırakma
– Şamdan ...
çırasını yakmak
– Cezasını vermek. Kötülük eden birine hınç ve kızgınlıkla büyük zarar vermek.
– Olumsuz iliçkisi ya da kötü davranışı yüzünden biri’ni büyük bir zarar uğratmak. ...