TR-Sözlük

(Eşanlam / Açıklama)

Arama Sonucu – "Yerel ağ"

dağarcık

– Meşin torba. – müz. Bir müzik topluluğunun veya sanatçının hazırlamış olduğu parçalar, repertuvar. – ruh b. Bellek – Saksı. – bk. dağar – İnsandan yumak şeklinde ...

DAGAS

çok yemekten dolayı midenin dolması ...

dağbaşı

– mecaz. Yasaların veya toplum kurallarının uygulanamadığı yer. ...

Dağcı

– Dağa tırmanma sporu yapan kimse, alpinist ...

dağcıl

– sıfat, bitki bilimi. Dağ şartlarına ve iklimine göre yetiştirilen (bitki). ...

dağdağa

– Gürültü, patırtı, telaş, karmakarışık durum, sıkıntı – Geçimsizlik ...

Dağdan gelip bağdakini kovmak

– Sonradan geldiği halde oraya kendinden önce gelip yerleşmiş olanların hakkını çiğnemek, onları beğenmez olmak. – sonradan geldiği bir yerde, kendinden önce gelen kişinin yerini almaya ça ...

DAğHAN

(Tür.). – Eski Türklerde dağ tanrısı. – isim olarak kullanılmaz. ...

DAği

Dağlık bölgelerde söylenen türkülerin makamı ...

dağılım

– Dağılarak birbirinden ayrılma – Paylaşım – top. b. Bir toplumda, bir kümede incelenen bir veya birçok özelliğin zamana, yere, seçilen herhangi bir değişkene göre hesaplanan sayısal ...

dağılış

– Dağılma işi – Yıkılış, çöküş – tevezzü tarzı – Coğrafyanın, doğal ya da insana değgin olayların yeryüzüne dağılış ve yayılışlarını göz önüne alan temel ilkelerinden biri.  ...

dağılma

– Dağılmak işi – askerlik. Sınırlı bölgelere toplanmış birlik, gereç ve kuruluşların düşman saldırısına karşı daha iyi korunmalarını sağlamak amacıyla birbirlerinden uzaklaştırılmaları. &# ...

dağılmak

– Toplu durumdayken ayrılıp birbirinden uzaklaşmak – Değer ve birimler belli etkenlerle, oranlı olarak bölünmek. – Parçalanarak yayılmak, ufalanmak – Karışık duruma gelmek, düz ...

Dağınık

– Geniş bir alana yayılmış olan. – Bir arada olmayan, birbiriyle bağlantısız. – Düzeni bozuk, düzensiz, karışık – Hoş görünmeyen, uyumsuz – Düşüncelerini toparlayamayan ...

dağınım

– Bir katı fazın, bir sıvı ya da başka bir katı faz içinde, az çok eşit aralıklarla, dağınık olarak bulunması durumu. – bk. dağılma. – İng. dispersion ...

dağıntı

– Karışık, gelişigüzel atılmış öteberi – entropi – Isıl erkenin işleysel işe çevrilime derecesinin ölçüsü; bu ölçü dQ dönüşen ısıyı ve T dönüşüm sıcaklığını gösterdiğine göre dQ/T ye ...

dağıtıcı

– Mektup, gazete vb. şeyleri dolaşarak dağıtan kimse, müvezzi. – Bir malın önceden belirlenmiş bölgelere gönderilmesini sağlayan kişi veya kuruluş. – teknik. Motorlarda yüksek gerili ...

dağıtım

– Dağıtma işi, tevzi – Bir merkezden çeşitli yerlere gönderme işi ...


Bu site kaynak olarak "TDK Büyük Türkçe Sözlüğü" kullanmaktadır. Ancak Türk Dil Kurumunun resmi sitesi DEĞİLDİR!.
Eş Anlamlısı, halk dilinde, halk ağzı, ne denir, eski dilde, mecazen, bulmacada ..
TR-Sözlük © 2020