1. Geçmesine müsaade etmek -2. işten uzaklaştırmak, görevine son vermek (Kars. Kapının önüne koymak, sepet havası çalmak.) ...
Arama Sonucu – "itibar önem verme"
Yoluna can vermek (baş koymak)
Birinin uğruna ölümü bile göze almak ...
Yön vermek (birine, bir şeye)
Ona yeni bir biçim ve düzen vermek; istikamet vermek ...
Yuları ele vermek (kaptırmak)
Başkasının buyruğu altına girmek. ...
yumurtlayıverme
– Yumurtlayıvermek işi ...
Yüz vermek (birine)
1. Ona ilgi ve yakınlık göstermek. -2. Ona hoş görülü davranmak, onu şımartmak. ...
yüzüverme
– Yüzüvermek işi ...
Yüzüvermek
– Çabucak veya ansızın yüzmek ...
zahmet vermek
– sıkıntı vermek ...
Zayiat vermek
– Kayba uğramak, zarar ziyan görmek ...
zekat vermek
– Müslümanlıkta, sahip olunan mal ve paranın kırkta birlik payını sadaka olarak dağıtmak ...
zeval vermek
– ortadan kaldırmak, yok etmek, zarar vermek, çökmesine yol açmak ...
zeval vermemek
– yok etmemek, sona erdirmemek ...
Ziyafet çekmek (vermek) (birine)
1. Konuklan yemek sunarak ağırlamak. -2. En iyi biçimde üstesinden gelmek, başarmak, sergilemek. ...
Zılgıt çekmek (vermek) (birine)
– Azarlamak.
– Gözdağı vermek.
– Paylamak.
– Çıkışmak. ...
zılgıt vermek
– korkutmak, çıkışmak, azarlamak, gözdağı vermek ...
Zırnık (bile) vermemek (koklatmamak)
– En küçük, en kötü şeyi dahi vermemek esirgemek ...