– eski biçime sokmak, çevirmek, döndürmek
– kimya, matematik. indirgemek ...
Arama Sonucu – "kast etmek"
irşad etmek
hidayete erdirmek, doğru yolu göstermek. ...
irşat etmek
– doğru yolu göstermek, uyarmak ...
irtihal etmek
– ölmek ...
irtisam etmek
resmedilmek, izi düşmek. ...
iş etmek
Aldatmak, zarar sokmak. (Kars. Oyun etmek, oyun oyna mak.) ...
iş etmek (bir şayi)
Başkasına ait bir şeyi kendisine mal etmek, ortadan kaldırmak, saklamak. ...
isad etmek
yükseltmek, çıkartmak. ...
isal etmek
ulaştırmak. ...
isbat-ı vücud etmek
bir yerde bulunmak, varlığını göstermek. ...
işgal etmek
– ele geçirmek
– işten alıkoymak (birini)
– uğraştırmak ...
işgüzarlık etmek
– işgüzarca davranmak ...
işi cız etmek
çok üzülmek; yüreği cız etmek. ...
işi hop etmek
Birdenbire heyecanlanmak; yüreği hop etmek. ...
işi rahat etmek
Kötü bir şey olmadığını görerek, öğrenerek ferahla mak. ...
işine etmek (sıçmak) (bir şeyin)
Onu kötü bir duruma getirmek. ...
iskan etmek
– ev, yurt kazandırmak.
– boş bir yere insan yerleştirmek ...
iskandil etmek
– deniz derinliğini ölçmek.
– soruşturmak, araştırmak
– mecaz. bir işin içyüzünü araştırmak, bilgi toplamak.
– argo. gözetlemek ...
iskat etmek
susturmak. ...
isnat etmek
– dayandırmak
– iftira etmek ...
iştial etmek
– tutuşmak, parlamak, alevlenmek ...
istiane etmek
– yardım istemek ...
istiap etmek
– içine almak, sığdırmak ...
istibat etmek
– uzaksamak, ıraksamak ...
istical etmek
– ivmek, acele etmek ...