açıklamak, dile getirmek. ...
Arama Sonucu – "kast etmek"
bezetmek
– (-i) Bezeme yaptırmak, süsletmek.
– Bir çeşit deri hastalığını iyileştirdiğine inanılan, ocak denilen kimselere em, toprak vb. nesneler sürdürmek. ...
biletmek
– (-i, -e) Bileme işini yaptırmak. ...
Bir çuval inciri berbat (bok, murdar) etmek
Yolunda giden bir işi, yanlış bir hareketle ya da sözle bozmak. ...
Bir paralık etmek (birini)
Onu utanılacak bir duruma düşürmek, re zil etmek; beş (on) paralık etmek. ...
Boca etmek (bir şeyi)
Onu birdenbire ters şevirip işindekileri boşalt mak. ...
Bok etmek (bir şeyi*)
Onu bozmak, berbat etmek. ...
Bokluk etmek
Kötü davranmak, bir işi kötü duruma getirmek. ...
Bombardıman etmek (birini)
Bir kimseye ağır sözler söylemek. Borca batmak ...
buğzetmek
– (nsz) Kin beslemek, nefret etmek ...
bühtan etmek
iftira etmek. ...
bus etmek
öpmek. ...
bütünletmek
-e Bütün durumuna getirmek, tamamlatmak ...
Buyur etmek (birini)
Konuğu “buyurun” diyerek işeri almak ya da sofraya şağırmak. ...
çak etmek
yırtmak. ...
çan şan etmek (ötmek)
Durmadan yüksek sesle gevezelik etmek. ...
Canına (cana) kastetmek
öldürmeye niyet etmek. ...
Canına tak demek (etmek)
– Dayanamaz duruma gelmek, sabrı kalmamak
– Bir sıkıntı, olumsuzluk, artık katlanılmaz duruma gelmek. ...
Canına yetmek
1. Artık dayanamayacak duruma gelmek, bezmek, bıkmak. -2. Bıktırmak, bezdirmek. ...
Canından etmek (birini)
– Onun ölümüne yol açmak, onu öldürmek. ...
çark etmek
Verdiği sözden ya da yapacağı işten dönmek. (Kars. Yüz geri etmek.) ...
çarkına etmek (okumak)
– argo birine büyük kötülük yapmak veya işini bozarak zarar vermek ...
çarşur etmek (bir şeyi)
Elindeki parayı vb’yi gereksiz yerlere harca yıp tüketmek. ...
Cart curt etmek
“şöyle yaparım, böyle yaparım” diye yüksekten konuşmak, korkutmaya çalışmak. ...
cebellezi etmek
– çalmak ...