cahiller. ...
Arama Sonucu – "lisan-ı hal"
dehalet
1.karışma. 2.sığınma. ...
dehaliz
dehlizler. ...
derhal
hemen. ...
DURHAL
(Tür.) Er. – Hal üzere kal, olduğun gibi kal ...
düzgün sarılmış halat
– roda ...
ehali
ahali, halk. ...
ehl-i hal
halden anlayan ...
ekhal
sürmeler. ...
elhalet hazihi
şimdiki, günümüzdeki ...
emhal
mühletler. ...
endülüs halk dansı
– flamenko ...
endülüs halk müziği
– Flamenko ...
ERGUN-HALiM
Yumuşak huylu insan ...
Erzurum halk oyunu
– bar ...
eski dilde halk
– esk. Yaratma
– folk
– ahali
– bk. halk ...
Eski mısır halkı
– kıpti ...
Ev halkı
– Bir evde yaşayanların hepsi
– çoluk çocuk, evladüiyal, hanevade, kız kızan,
– Ehl-i Beyt ...
evreler safhalar
– safahat ...
farzımuhal
– zf. (fa’rzımuhal, l ince okunur) esk. Olmayacak, gerçekleşmeyecek bir şeyi olacakmış, gerçekleşecekmiş gibi düşünerek, sayarak.
– Tutalım ki, sayalım ki, varsayalım ki. ...
FERHAL
(Fars.) Ka. Kıvırcık ve dolaşık olmayan uzun saç. ...
filhal
şimdi, derhal. ...
gemi halatı
– palamar ...
gülnihal
gül fidanı. ...
hakikat-ı hal
– Durumun gerçek yönü
– İşin aslı
– Hakikat-ı halde: aslında, gerçekte, işin aslında. ...