iyi huylu. ...
Arama Sonucu – "lisan-ı hal"
HALUM
Koyu yoğurt ...
Halüsinasyon
– Sanrı, birsam
– gerçekte olmayan birtakım olayları yaşadığını sanmak
– Fr. hallucination ...
HALVET
– Issız yerde yalnız kalma
– Issız ve kapalı yer
– Hamamlarda çok sıcak küçük yer ...
Halvet olmak (birileriyle, biriyle) (bir yer)
– birisi veya birileriyle yalnız görüşmek amacıyla içeriye başkasını veya başkalarını almamak ...
halvetgah
başbaşa kalınacak yer. ...
halvethane
– din b. Saraylarda girilmesi yasak olan oda
– Tekkelerde dervişlerin yalnızca ibadet etmek ve çile doldurmak için kapandıkları oda ...
halvetiyye
– halveti
– (din) ibadetlerini tenhada yapmayı yeğleyen bir tarikat.
– Bu tarikattan olan kimse. ...
hamhalat
– sıfat. Kaba saba, görgüsüz
– Verimsiz, çorak, kuru ...
hasbihal
– eskimiş. Söyleşi, sohbet
– dertleşme, halleşme ...
hasbihal etmek
halleşmek, dertleşmek. ...
hava muhalefeti
– Hava koşullarının elverişsiz olması ...
Hayat pahalılığı
Gelir ile gider arasındaki dengenin gelir aleyhine bo zulması; temel gereksinmelerin pahalı olması. ...
hemhal
– Far. hem + Ar. §¥l
– sf. esk. Aynı durumda olan ...
hemhal olmak
– bütünleşmek, birliktelik özelliği göstermek ...
Her ne hal ise
“Uzatmayalım, geşelim.” anlamında. ...
herhalde
– zarf. Büyük bir ihtimalle
– Belki ...
Hükümdar yönetiminde halk
– reaya ...
HüSNüHAL
(Ar.) Ka. – Davranış güzelliği. ...
idhal
1.içeri alma, sokma. 2.yurt dışından getirme, dışalım, ithal. ...
idhal edilmek
1.içeri alınmak, sokulmak. 2.dışalım yapılmak. ...
ihale
– ticaret. İş, mal vb.ni birçok istekli arasından en uygun şartlarla kabul edene verme, eksiltme veya artırma ...
ihale etmek
– bir işi en uygun görülene bırakmak ...
iktihal
sürme çekme. ...
iLMiHAL
Din kurallarını öğretmek için yazılmış kitap ...