– Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek
– Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılan şilte.
– Üzerine şilte konulan karyola, somya, kerevet
– Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecra
– Katmanlaşmış herhangi bir madde yığını
– Bir şeyin çok bulunduğu yer
– Maden veya fosil ocaklarında birbirini izleyen iki maden, taş veya kömür tabakası arasında uzanan damar.
– Çanak biçimindeki bir havzada veya buna benzer bir oluşumda toplanmış petrol birikintisi.
– Gizli barınak veya bir suçluyu gizlice barındıran yer
– Makinelerde hareketli bölümleri içine alan hareketli veya sabit parça
– Fideleri gömmek için toprakta açılan çukur.
– Turunçgilleri ve yumurta vb. ürünleri korumak üzere saman vb.nden yararlanılarak yapılan yer.
– Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka.