– Bir şeyin üstünü kaplayan ve onu dış etkilere karşı koruyan, kendiliğinden oluşmuş sertçe bölüm, kışır
– Ekmeğin pişme sırasında içinden daha çok sertleşen dış bölümü.
– gök b. Bir ...
Kategori: Coğrafya
kalkolitik
– sf. Bakırın kullanılmaya başlamasıyla nitelenen (tarih öncesi dönem)
– Fr. chalcolitique ...
kanyon
– coğ. Bir akarsuyun kalkerli bir alanda oyarak oluşturduğu, bir kıvrımı keserek iki yandaki çukurlukları birleştiren, dar ve boğaz biçimindeki vadi, dar boğaz, kapuz, kısık, klüz
– bk. ka ...
Karayel
– Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk, kimi kez fırtına niteliğinde yerel rüzgar.
– Kuzeybatıdan esen, genellikle soğuk yel. ...
Kasırga
– Şiddetli fırtına.
– Rüzgar çizelgesinde hızı 64 veya daha fazla deniz mili olan ve kuvveti 12 ile gösterilen rüzgar
– Duyguların patlak verişi, büyük heyecan, coşku
– Fr. Tro ...
KAYNAK
– Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz
– Yeraltı sularının kendiliğinden yeryüzüne çıktığı yer.
– Bir şeyin çıktığı yer, menşe
– Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağla ...
Keşişleme
– coğ. Güneydoğudan esen yel, akça yel, kara yel karşıtı
– Pusulada güneydoğuyu gösteren yön.
– Güneydoğudan esen rüzgar.
– İng. southeast wind ...
kıble
– Bazı ibadetler yerine getirilirken dönülen Kabe’nin bulunduğu yön.
– Bulunulan yerden Kabe’nin bulunduğu yön
– Güneyden esen yel.
– mec. Sıkıntılı bir durumda yar ...
kırık
– Kırılmış bir şeyden ayrılan parça
– Kemiğin bir etki ile kırılması
– Bir şeyin kırılan yeri
– Kırıntı
– Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul.
– sf. Kırılmış ola ...
kırsal nüfus
– top. b. Tarımla uğraşan, genellikle şehir sınırları dışında, köy ve kasabalarda yaşayan nüfus.
– Kent dışında yaşayan, ekonomisinde tarımsal çalışmaların egemen olduğu insan topluluğu.
& ...