– Mahkemelerin bulunduğu büyük yapı ...
Arama Sonucu – " Dağ ı dil"
adaletine sığınmak
– birinden anlayış, hoşgörü, yakınlık beklemek ...
adam akıllı
– bk. adamakıllı ...
adam azmanı
– Çok iri yapılı kimse ...
adam başı
– zarf: Adam başına ...
Adam başına
– zf. Her bir bireye, her birine, kişi başına, adam baş ...
adam hesabına koymak
– adamdan saymak, varlığını kabul etmek ...
adam içine çıkmak
– topluluğa karışmak, insanların bulunduğu yerlere gitmek, eşe dosta gitmek ...
adam içine karışmak
– bir topluluğa girmek, kendisine değer verilir olmak ...
Adam işine çıkamaz olmak (çıkamamak)
Sıkılganlık, utangaçlık, yoksulluk, yüz kızartıcı bir davranış vb. yüzünden insanların arasına karışamamak. ^ ...
adam kayırma
– Kayırmak, tutmak, haksız olarak yardımda bulunmak, bir şeyin yapılmasını istemek, adam kayırmak, başkası için aracılık yaparak ona hakkı olmayan bir şeyin verilmesi için çaba göstermek gibi so ...
Adam oluncaya kadar dokuz fırın ekmek ister
“Söz konusu kimsenin yetişip topluma yararlı olması için daha çok uzun zaman çalışması gerekir.” anlamında. ...
adam sarrafı
– İnsanların karakterini çabuk anlayacak duruma gelmiş kimse, insan sarrafı ...
adam sırasına geçmek
– daha önce toplumda önemli bir yeri veya özel bir değeri yokken artık kendisine önem ve değer verilmek ...
Adamakıllı
– zf. Gereğinden çok, iyice, bir güzel, bir temiz ...
adamakıllı azarlanmak
– argo. alabandayı yemek ...
adamcağız
– Kendisine sevgi veya acıma duyulan erkek ...
adamcıl
– İnsandan ürkmeyen, insana alışmış olan, insana sokulan, sıcakkanlı, munis
– İnsandan kaçmayan, evcil (hayvan için).
– Adama saldıran (hayvan). ...
adamına çatmak
– bk. tam adamına çatmak ...
Adamına düşmek (adamını bulmak)
– Bir iş gerçek sahibine verilmek; bir işi en iyi, en kolay yapan kimseyi bulmak.
– (Alay yollu) Karakterine güvenilmeyen kimseyle bir arada olmak, iş yapmak, karşılaşmak.
– alay. en ...
adamına göre
– kişiler arasında ayrıcalık gözeterek
– herkesin yeteneğine uygun olarak. ...
adamlık
– İnsanlık
– Olgunluk, erginlik.
– Düğün veya bayramlarda giyilen elbise, yabanlık. ...
adamlık sende kalsın
– karşı taraf iyilik bilmese de sen yine iyilik et
– bu işi nasıl olsa sana yaptıracaklar, bari kendiliğinden yap da onurunu koru. ...
aday adayı
– Herhangi bir işi yapmak, bir görevi yüklenmek için adaylık aşamasını kazanmak amacıyla başvuran kimse
– Milletvekili ve senatör seçimlerinde, partinin adayı olmak için, partisinde yapıla ...
adaylığını koymak
– bir iş veya göreve seçilmek için kendini ileri sürmek ...