– G bir ilingesel öbek olmak üzere, her (
)1 koşullarını sağlayan Y : (
)sürekli işlevi.
– E kümesinin bir A altkümesi için, x e A iken (
) diye tanımlanan (
)işlevi. Simgesi : (
)
– ...
Arama Sonucu – "Beli açık olan "
belirti
– Bir olayın veya durumun anlaçılmasına yardım eden şey, alamet, nişan, nişane
– Vücuttaki işlevsel bir bozukluğun, hastalığın göstergesi olan durum veya görüntü, araz, semptom, sendrom.
& ...
belirti ipucu
– iz, emare, işaret ...
belirti işaret
– Alamet, iz, nişan ...
belirti iz ipucu
– emare, işaret ...
belirtik
– sf. Açık, belli, sarih.
– Açılmış, ortaya serilmiş; açık, belli; açıkça dile getirilmiş, bildirilmiş. Karşıtı bk. örtük
– Anlatımda ve yazımda açıkça görünen bir nicelik
– İn ...
belirtiler
– semptom
– araz
– emarat
– işaretler
– bulgu
– fels. ilinek ...
belirtke
– Soyut bir şeyin, bir kavramın sembolü olan varlık veya eşya, amblem.
– Bir konu hakkındaki açıklayıcı bilgilerin tümü
– dil bilimi. Gösterge.
– Bir yapıtı ve yazarını tanıtma ...
belirtken
– Bir özlü sözle birlikte kullanılan işaret.
– determinant
– Dizey öğelerinin tersbakışımlı çarpımları olarak hesaplanan sözgelimi, dizey evriğinin varlığını sınamaya yarayan sayı.
& ...
belit
– mantık. Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom ...
belitken
– mantık. Belitler sistemi. ...
beliye
– Felaket, keder, tasa ...
beliyyat
belalar. ...
beliz
– işaret, im, iz. ...
belli bir normun üstünde olan
– süper ...
belli, açık
– ayan, malum, bedihi, zahir, aşikar, muayyen ...
beride olan
– beriki ...
bilinmemiş olan
– nekir ...
bir derneğe veya birliğe dahil olan kişi
– mensup ...
bir işletmeye gerekli olan eşya
– ekipman ...
bir konu üzerine olan
– dair ...
bir lahzacık
– zarf. Kısa bir süre ...
Birbirine benzer veya aynı cinsten olan şeylerin oluşturduğu bütün
– takım, öbek, grup, küme, tüm ...
BOMBELi
şiçkinliği , kabarıklığı olan , kabarık ...
buncacık
– sıfat. Küçük, zayıf, güçsüz ...