– haberdar olmak.
– bilgilenmek ...
Arama Sonucu – "Birine musallat olmak"
Ağaş olmak
Birini ayakta uzun süre beklemek. ...
Ağır olmak
Sabırlı, ciddi, soğuk kanlı olmak. ...
Ağırlık basmak (çökmek) (birine)
– uyuyacak duruma gelmek.
– gevşeklik ve uyku gelmek
– ağır bir hava kaplamak
– sessizlik oluşmak ...
ağırlık olmak
– sıkıntı vermek
– birine yük olmak, kendi masrafını başkasına çektirmek. ...
Ağırlık vermek (olmak) (birine) (bir şeye)
1. Bir kimseye sıkıntı vermek. (Kars. Yük olmak) -2. Bir şeye önem vermek, öncelik tanımak. ...
Ağız eğmek (birine)
Bir şeyi ondan yalvarırcasına istemek ...
Ağızlara Sakız Olmak
– Herkesin diline düşmek ...
Ağlamaklı olmak
– neredeyse ağlayacak duruma gelmek, ağlamalı olmak ...
ağzı dört köşe olmak
– Sevinçli bir haber alarak, çok sevinmek, neşelenmek, keyifli olmak. ...
ağzı paça olmak
– argo. Sevinmiş, keyifli olmak.
– argo. Cinsel duyguları uyanıp zevk duymak. ...
Ağzına sakız olmak
– Bir kimsenin devamlı konuştuğu bir konu durumuna gelmek, dedikodu konusu olmak. ...
Ağzının payını vermek (birine)
Bir kimseyi bir söz ya da davranışın dan ötürü paylamak (Kars. Haddini bildirmek). ...
Ahirette on parmağı (iki eli) yakasında olmak
Haksızlık yapan kimseden öbür dünyada davacı olmak. ...
Akıl danışmak (birine)
bk. Akıl almak ...
Akıl vermek (birine)
– Akıl öğretmek. ...
Aklı başka yerde olmak
Bir iş yaparken başka şeyi düşünmek. ...
Aklı takılmak (bir şeye, birine)
Hep o şey, kimse üzerinde durup dü şünmek. ...
aklına mukayyet olmak
– aklını başına toplamak ...
Aklından zoru olmak
Ancak bir delinin yapacağı türden işler yap mak, davranışlarda bulunmak. ...
alakadar olmak
ilgilenmek. ...
Alet olmak (bir şeye)
Bilerek ya da bilmeyerek kötü bir şeyde aracı lık etmek. ...
Aleyhine olmak (bir şey, bir kimsenin)
– bir iş, birinin zararına olmak, onun için iyi olmamak ...
Alıcı gözüyle bakmak (bir şeye, birine)
– inceden inceye gözden geçirmek
– ona çok dikkatli bakmak, onu dikkatlice gözden geçirmek. ...
Alkış tutmak (birine)
1. El şırparak alkışlamak. -2. Bir kimseyi hem – alkışlamak hem de “yaşa, var ol” gibi sözlerle ululamak; övmek. ...