1.yokuşlar. 2.tehlikeli anlar. ...
Arama Sonucu – "Kaba"
ala kabak
– Saksağan.
– Siyah beyazlı güvercin büyüklüğünde bir kuş.
– Palamut, mısır yiyen ve sesleri taklit eden bir çeşit kuş.
– Alaca karga.
– bk. ala gabak
– Ağaçkakan k ...
alakabahş
ilgilendiren, ilgili. ...
Ayranı kabarmak
– öfkelenmek, coşmak
– aşırı bir cinsel arzu duymak ...
azobe – ekaba – okure
Bir Afrika ağacı ...
bal kabağı
– İçi turuncu, iri ve tatlı bir kabak türü (Cucurbita moschata) ...
Başı kabak
1. Saşları dökülmüş. -2. Başında şapka, başörtüsü vb. olmayan. ...
Cart kaba kağıt
– argo yüksekten atana veya çalımlı bir tavır takınana karşı senin bu tavrına değer veren var sanki anlamında kullanılan bir söz
– “Senin yüksekten atmana, korkutmana hiç kimse aldırmıyo ...
Defteri kabarmak
Borcu şoğaldıkşa şoğalmak. ...
EKABA
Tropikal Afrika’da yetişen ve odunu doğramacılıkta marangozlukta kullanılan ağaca verilen ad ...
Göğsü kabarmak (bir şeyden)
Ondan büyük övünş duymak, kıvan mak. ...
hokkabaz
– El çabukluğu ile birtakım şaşırtıcı olaylar yapmayı meslek edinen kimse
– sıfat, mecaz. Başkalarını aldatarak yalan dolanla iş gören
– Gözbağcılık ve elçabukluğu gösteren oyuncu.
& ...
işi kalkmak (kabarmak)
1. Midesi bulanmak, tiksinmek. -2. Ağlama ihtiyacı duymak. -3. çok heyecanlanmak. ...
kaba
cübbe. ...
kaba
cübbe. ...
Kaba kuvvet
– Bir amaca ulaşmak için zorbalık yaparak veya güç kullanarak tutulan yol ...
kaba saba
– sf. Görgüsüz
– Özensiz.
– zf. Görgüsüz bir biçimde ...
kabaca
– sf. İrice, büyükçe.
– zf. Kaba bir biçimde
– zf. Yaklaşık olarak. ...
kabadayı
– Kendine özgü namus kurallarını esas alıp toplum kurallarının dışına çıkarak zorbalık yapan kimse
– sf. mec. Yürekli
– hlk. Bir şeyin en iyisi, başta geleni
– Genç, evlenmemiş ...
kabahat
– Uygunsuz hareket, çirkin, yakışıksız davranış, suç, kusur, töhmet
– huk. Hafif hapis, para cezası veya meslek ve sanattan alıkonulma ile cezalandırılan suç. ...
Kabahat bulmak (birine) (bir şeye)
1. O kimsede suç, kusur ara mak. -2. Bir şeyde eksik bir yan, kusur aramak. ...
Kabahat işlemek
Kabahat sayılacak bir davranışta bulunmak. ...
Kabahati (birine) yüklemek
Suçu başkasının üzerine atmak, ona ifti ra etmek ...
kabaih
suçlular, kabahatliler. ...
kabaih
suçlular, kabahatliler. ...