– dalyan ...
Arama Sonucu – "Ma' sûma"
büyük bir orman ağacı
– sedir, sekoya, maun ...
büyük lokma ye büyük söz söyleme
– “başaramayacağın, sonuçlandıramayacağın bir konuda kesin sözler söyleme” anlamında kullanılan bir söz ...
büyük mağaza
– Her türlü tüketim malının, özellikle yiyecek maddelerinin ve mutfak gereçlerinin seçilip satın alınabildiği büyük satış yeri, süpermarket, grosmarket ...
Büyük oynamak
1. Büyük para ile kumar oynamak. -2. Bir işe risklerini, zararlarını göze alarak girişmek. ...
büyük şamandıra
– duba ...
buyurmak
-e, -i Bir şeyin yapılmasını veya yapılmamasını kesin olarak söylemek, emretmek
-e, -i Söylemek, demek, düşüncesini bildirmek
-e Gelmek, gitmek, geçmek, girmek
-i Almak
– yardımcı fiil. Etmek, ...
Buyurun cenaze namazına
“Bir terslik oldu, artık yapılacak bir şey yok.” anlımanda. ...
Buz üstüne yazı yazmak
Süresi ve etkisi pek az olan bir iş yapmak, sözleri etkisiz kalmak. ...
buzağılamak
– Sığır yavrulamak ...
Buzdolabına koymak (bir şeyi)
Bir sorunun çözümünü ileri ki bir tarihe bırakmak. (Kars. Askıya almak.) ...
buzlanmak
– Buzla kaplanmak, buz tutmak ...
buzlaşmak
– Buz durumuna gelmek ...
buzullaşmak
– Buzul durumuna gelmek ...
çabalamak
-e Güç bir durumdan kurtulmaya uğraşmak.
-e Bir işi başarmak için uğraşmak, gayret etmek ...
caddeyi tutmak
– herhangi bir sebeple bir yoldan geçişi engellemek, kapamak
– korkulu bir durumda başını alıp gitmek, uzaklaşmak ...
cadılaşmak
– Kadın huysuzlaşmak.
– Bitki, bakımsızlıktan yabanileşmek ...
çağırmak
-i Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek
-e, -i Herhangi birinin bir yere gelmesini istemek, davet etmek
– Binmek için bir araç istemek
– halk ağzında. Yüksek sesle ...
çağırtmaç
– Tellal ...
çağırtmak
-e Çağırma işini yaptırmak
– Yüksek sesle duyurmak, dellal bağırtmak. ...
çağlamak
– Su, köpürerek ve ses çıkararak coşkun bir biçimde akmak
– mecaz. Coşmak
– Tahmin, takdir etmek, hesaplamak, tasarlamak.
– Zamanı beklemek, bulmak. ...
çağmak
-e, halk ağzında. Güneş ışığı vurmak ...
çAğMAN
(Tür.) Er. – çağın insanı. ...
çağrılmak
-e Çağırma işi yapılmak ...
çağrışmak
-le Birbirini çağırmak.
– Hep birden bağırarak yaygara etmek ...