Dürüst, namuslu (insan). ...
Arama Sonucu – "Yüzü komik biçimde boyalı oyuncu"
Askeri denizcilikte tören için mürettebatın küpeşte boyunca düzenli biçimde dizilmesi
– çamariva ...
astarı yüzünden pahalı olmak (pahalıya gelmek)
– bir işin ayrıntılarına harcanılan para veya emek, elde edilen sonucun değerini aşmak ...
Ayıbını yüzüne vurmak
Bir kimsenin hatasının yüzüne* karşı söyle mek. ...
baş oyuncu
– başrol, star, baş kahraman, başrol oyuncusu
– Seyirci arasında ünlenmiş, bir oyunun uzun süre oynanmasını sağlayan, beğenilen oyuncu.
– Birtakımın ya da bir oyunun en iyi oyuncusu. ...
Dik dik bakmak (birine, yüzüne)
O kimseye sert, kızgın, öfkeli bir ifa deyle bakmak. ...
Dirlik yüzü görmemek
– Yaşamı boyunca huzur ve rahata kavuşmamak. ...
eğilen oyuncunun üzerinden atlanarak oynanan oyun
– Birdir bir ...
Eli yüzü düzgün
Yüzüne bakılabilir olan, güzelce (kimse). ...
Geceleri yağmuru gökyüzünde izlenebilen gök taşı
– Meteor ...
gökyüzü
– Atmosferin gözle görünen bölümü
– sema, asuman ...
kadın oyuncu
– aktris
– Sinema/TV. Bir film ya da televizyon oyununda rol alan kadın.
– Bir oyunda rol alan kadın sanatçı. ...
kadın şapkalarına konulan ve yüzü örten ince tül
– vualet ...
komik
– Güldürü oyuncusu
– sf. Gülme duygusu uyandıran, güldürücü, gülünç
– Fr. comique ...
Mandalyonun ters (ötesi) yüzü
işin ayrıca düşünülmesi gereken olumsuz yönü. ...
müzikte güçlü bir biçimde çalınmak
– andantino ...
Ne şamın şekeri, ne Arapın yüzü (zekeri)
“Onunla karşılaşmak ya da görüşmek yarar sağlasa bile yine de karşılaşmak, görüşmek istemem.” anlamında. ...
Nişan yüzüğü
– Evlenecek olan çiftin nişanlandıklarında taktıkları ve düğünden sonra da taşıdıkları halka biçiminde yüzük, nişan halkası, alyans. ...
operakomik
– Konuşmalı ve şarkılı bölümlerin bir arada bulunduğu oyun
– Fr. opera-comique ...
oynadığı takımdan ayrılan oyuncuya verilen belge
– Bonservis ...
Rahat yüzü görmemek
Bir türlü rahaf bir duruma gelememek, sıkım larından, eksikliklerinden bir türlü kurtulamamak. ...
Rahat yüzü göstermemek (birine)
Onu süreli olarak rahatsız etmek. ...
şeytan görsün yüzünü
“Artık onu sevmiyor ve onunla hiç karşılaş mak istemiyorum.’ anlamında. ...
Su yüzü görmemiş
Hiç yıkanmamış, çok kirli. ...
Su yüzüne çıkmak
Bir gerçek, tutum, düşünce vb. bilinir duruma gelmek. ...