– (-i) Boylama işini yaptırmak ...
Arama Sonucu – "a mak"
Boynuz isterken kulaktan olmak
Daha iyi bir şey elde etmek ister ken elindekini de yitirmek. ...
Boynuz takmak (dikmek) (birine)
Kadın başka bir erkekle iliçki kura rak kocasını aldatmak. ...
Boyu boyuna, huyu huyuna uymak
Birbiriyle denk, uyumlu olmak. ...
Boyundan büyük işlere karışmak
Başaramayacağı işlere kalkışmak. ...
boyunun ölçüsünü almak
– kendi yetersizliğini, beceriksizliğini anlamak
– beklediği yakınlığı görememek ...
Boyunun ölçüsünü olmak
Giriştiği bir işte başarısızlığa uğrayıp beceriksizliğini ya da yetersizliğini anlamak. ...
boyutlamak
-i Boyutları belirlemek, ortaya koymak. ...
boyutlandırmak
-i Boyut kazandırmak. ...
bozarmak
– (nsz) Boz renge girmek
– Renk değiştirmek, rengi atmak
– Ağarmak.
– Utanmak, kızarmak.
– Solmak, sararmak ...
bozartmak
– (-i) Bozarma işini yaptırmak ...
bozdurmak
-e, -i Bozma işini yaptırmak ...
Bozguna uğramak (bozgun vermek, bozgun yemek)
Bir karşılaşmada, savaşta yenilip perişan bir duruma düşmek. ...
bozlamak
– (nsz) hlk. Deve acı acı bağırmak.
– mec. Çığlık koparmak.
– Tarla boş kalmak, sürülmeden kalmak.
– Bağırmak, böğürmek ...
bozmak
-i Bir şeyi kendisinden beklenilen işi yapamayacak duruma getirmek
-i Bir yerin, bir şeyin düzenini karıştırmak.
-i Dokunmak, zarar vermek
-i Geçersiz bir duruma getirmek
-i Büyük parayı küçük birimle ...
Bozuk çalmak
– argo canı sıkılmış, yüzü asılmış olmak ...
Bozuk para gibi harcamak (birini)
Bir kimsenin değerini sıfıra indirmek, onu başkalarının yanında küçük düşürmek. ...
bozulaşmak
– Develer bir arada bağırmak ...
bozulmak
– Bozma işine konu olmak
– Yiyecek kokmak, yenilemeyecek duruma gelmek, ekşimek
– nesnesiz. Dağılmak, bozguna uğramak
– Taşıt arızalanmak.
– nesnesiz, mecaz. İyi ve değer ...
Bozum olmak
– utanmak, utanacak duruma düşmek, mahcup olmak ...
bozunmak
– (nsz) kim. Birleşik bir madde, daha yalın bileşiklere veya bileşenlere tek yönlü olarak ayrılmak.
– fiz. Işın etkin bir çekirdek, ışınım salarak değişikliğe uğramak.
– Bozulmak ...
bozuşmak
-le Araları açılmak ...
Bucak bucak aramak (birini)
Onu her yerde aramak. ...
bucak bucak kaçmak (saklanmak) (birinden, bir şeyden)
bir olay, bir durum veya bir kimseyle karşılaşmamaya çalışmak ...
buharlaşmak
– Buhar durumuna dönüşmek, buğulaşmak, tebahhur etmek.
– mecaz. Yok olmak ...