– birbirini korumak için birleşmek, destek olmak, dayanışmak ...
Arama Sonucu – "itibar önem verme"
Arkasını (birine, bir şeye) vermek
Bir kimsenin koruyuculuğundan güç almak ona dayanmak yaslanmak. ...
Ateşe-vermek (bir yeri)
1. Bir yeri kundaklamak, ateşle yakıp kül et mek. -2. çok telaşlandırmak. ...
Ayasofya’da dilenip Sultanahmet’te sadaka (zekat) vermek
Geçimini sağlayabilmek için başkalarından yardım almasına rağmen kendisi elindekini başkalarına vermek. ...
bakıvermek
-e Çabucak bakmak ...
bar vermek
meyva vermek. ...
Baş başa vermek
– iki veya daha çok kimse bir kenara çekilip konuşmak
– dayanışmak ...
basıvermek
-e, -i Çabucak basmak ...
başvermek
– olgunlaşmak
– başak bağlamaya başlamak, başak oluşmak.
– döndürmek, çevirmek. ...
beğenme itibar
– rağbet ...
BELVERME
Bir kiriş veya döşemenin ortasından sarkması ...
bilgi vermek
– brifing vermek, bilgilendirmek ...
bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme
– irade, istenç ...
bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü
– irade ...
Bire (beş, on, yüz…) vermek
(Buğday, arpa, nohut, fasulye gibi ürün ler işin) Toprak atılan tohumun belli bir katı kadar ürün vermek. ...
bitivermek
– Çabucak bitmek.
– Beklenmedik bir anda ortaya çıkmak ...
Bıkkınlık vermek (birşey birine)
Bir şeyi tekrarlaya tekrar I aya karşı sındakini usandırmak. ...
böğürüvermek
– Çabucak veya ansızın böğürmek ...
Bohçasını koltuğuna vermek
Kovmak, defetmek, işine son vermek. ...
Boş vermek (bir şeye, birine)
Ona önem vermemek, aldırmamak. ...
boşvermek
– Aldırmamak ...
Boy vermek
1. (insan için) Suyun derinliğini boyu ile ölçmek. -2. (Bitki için) Gelişmek, uzamak. ...
Bozguna uğramak (bozgun vermek, bozgun yemek)
Bir karşılaşmada, savaşta yenilip perişan bir duruma düşmek. ...
Bozuntuya vermemek
Olup bitenleri anlamamış, görmemiş, söyle nenleri duymamış gibi davranmak, durumu idare etmek. ...
bozuşuvermek
-le Çabucak veya ansızın bozuşmak. ...