– Yönetip yürütmek, sevk etmek.
– Devam etmek
– Önüne katıp götürmek
– Uzatmak, ileri doğru itmek
– Dokundurmak, değdirmek
– Oturduğu, bulunduğu yerden, ülkeden ceza olarak başka bir yer veya ülkeye göndermek, nefyetmek
– Bir maddeyi bir yüzey üzerine ince bir tabaka olarak yaymak, dökmek, serpmek
– tic. Bir malı satışa sunmak, piyasaya çıkarmak
– Yasal olmayan yolla piyasaya para çıkarmak.
– Herhangi bir durum içinde bulunmak
– Pulluk veya sabanla toprağı işlemek
– Olmaya devam etmek
– Zaman geçmek
– Zaman almak
– Bitki, ot yetişip ortaya çıkmak, bitmek, yeşermek
– Olağandan daha çok, daha sık ve sulu dışkı çıkarmak.