– Bilgi, data
– Bir araçtırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done
– Bir sanat eserine veya bir edebi esere temel olan ana ilkeler
– Gözlem ve deneye dayalı araçtırmanın sonuçları
– Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey.
– Durmaksızın
– Olgu, kavram ya da komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimsel ve uzlaşımsal bir gösterimi. Elverişlilik, kişiler ya da özdevimli makinelerle iletişim, yorum ya da işleme uygunluk biçiminde düşünülür,
– Sonuç çıkarmak, çıkarsama yapmak, ya da bir incelemeyi sürdürmek için gerekli olaylara, iliçkilere ve sayısal ham bilgilere verilen ad.
– Bir araçtırmada sorunun çözümünü sağlamak amacıyla derlenen bilgiler.
– Deneysel ölçme sonucu bulunan nicelik ya da sayı.
– Deneysel ölçümler ya da sayımlar sonucu elde edilen sayılar kümesi.
– Deneyler ya da gözlemler sonunda elde edilen nicel ya da nitel değerler,
– Nesne, olay ve süreçlerin bilimsel araştırılmasında nicel sonuçlara, yasalara ulaşabilmek için sağlanması gereken ön bilgi ve ölçüm.
– Deneyle bulunmuş veya bilinen bilgiler.
– çözüme ulaşmak için işlenebilir duruma getirilmiş bilgi.
– Bilgisayar için işlenebilir duruma getirilmiş sayısal ya da sayısal olmayan bilgi.
– Bilimsel sonuçlara varabilmek için gerekli olan deneyler veya gözlemlerden elde edilen nicel veya nitel değerler.
– Bir gözlem yordamı ya da ölçme aracıyla elde edilmiş ve çeşitli düzeylerde işlenerek çözümlenmiş bilgi gereci.
– ing. data