-e Yerine iyice oturmak, yerinde sabit olmak
-e Yer bulup oturmak
-e Çalışmak üzere bir iş yerine başlamak
-e Bir yerde oturmaya, yaşamaya başlamak
– Eşyayı yerli yerine koymak
-e Rahat bir biçimde oturmak
– mecaz. Yaygın duruma gelmek, tutunmak
-e, mecaz. Alışılmak, kullanılır olmak
-e Sınav sonucuna göre herhangi bir eğitim kurumunda okumaya hak kazanmak, okumaya başlamak.
– temekkün etmek
– yurtlanmak